Çocukken bir yere gitmek istemediğimde
Evin dış kapısına yapışırdım ellerimle
Öyle bir sıkı tutunurdum ki
Ayaklarımdan çeke çeke ayırmak zorunda kalırdı b...
Ben eskiden
Reddederdim el öpmeyi bayramlarda ve bayram olmayan zamanlarda da
Ne bileyim, bir saygı ölçütü değildi el öpmek ve türevleri benim için
-Hâlâ ...
Bir zamanlar
Üzerimde ölü toprağı vardı
Çıkmıyordum evden dışarı ve yapışmıştım oturma odasındaki koltuğa
Sabah orada, öğlen orada, öğleden sonra orada, ...
Dışarısı bahar.
Kıpırdanmaya başlıyor benim bile içimde bir şeyler
‘’Benim bile’’
Zira içim kış.
Dışarıdaki bahar, kırıyor soğuğunu biraz da olsa içimdek...
İçine düştüğü sanrılar ve içinde barındırdığı tezatlıklar hiç bitmiyor insanın
Misal ben;
En çok kendimde yanılıyorum.
En çok kendime dair sanrıların için...
İnançsızlık denizinin kıyılarında gezinirdim ben bir zamanlar, yalın ayak
Dikkatimi çekerdi
Hiç hareketlilik yoktu inançsızlık denizinin sularında
Ne bir ...
Abdal’ın
Sıfır noktasından yirmi bir numaralı büyük sırra uzanan yolculuğunda
On numaralı büyük sırda, kader çarkında takılı kaldım ben
Bir türlü geçemiyo...
Artık olağanım hâline gelen bulanıklık içerisinde oturuyorken
Bugünün tarihine takılıyor gözlerim
Öyle takvim falan yok evimin duvarlarında, masamın kenarı...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok