içir de neye yarar, binlerce antidepresan
dindiremez varoluş sancılarımı
ve dünyayı tersine döndürmek istemem
değişmezlere bir tür başkaldırı
sen etsen
...
Hiç kimsenin yarasına yara katma, bilemezsin gördüğümüz bedenlerin arkasında yatan hayat mücadelelerini, yaralarını. Belki de düşürmeye çalıştığın insan son ...
mavi mi gökyüzü
penceredeki orkide beyaz
oturduğum koltuğun yanı sehpa
yerlerde sorumsuzca pati izleri
mutfak kapısı açılır kapanır
bir bardak suyun iç...
Ucuna oturduğum arka koltuktan, ''Hastane durağına gelince haber verir misiniz acaba?'' diye seslendim. Sesim duyulabilecek bir seviyede olsa da bir cevap al...
Dağ gibi durmayı telkin ederdi kendisine. Belli ki volkanik olanlara dönüşebileceğini atlamıştı. Biriktirdi ve biriktirdi. Hem de ne hengameler, ne filmler d...
ayrılıklar hep bir sevimsizdi, sağlık olsun diyemedim
teselli bulamadım gayri bundan ileri
evvel bir cenaze kalktı omuzlarımdan
arada bir içim şenlik yeri...
Belli bir teknik üzerinde yoğunlaşıyorum
Şaşırmamış gibi davranmak için
Düşmüşlerin kalkışı karşısında
Uzandığım yerde iyiyim
Her tohumun içinde büyüyen ...
Bir atom bombası yerleştirseler
Bu kadar korkmazdım
Seni sevmekten korktuğum kadar
Patlasaydı bu kadar parçalanmazdı kalbim
Kaybetmezdim bu kadar kan
Se...
her gün esneyerek kendini uyandıran sabah
iş yerine geç kalmış vurdumduymaz saatler
samimiyetsiz bakışlara takılan titreyen sözcükler
toplu taşıma da olsa...
Öğlen vakti, o kırmızı koltukta uzanırken hayal kuruyordu adam; bambaşka hayatlara özeniyor, bambaşka yerlerde olmak istiyordu ancak bu hayallerin içine mutl...
Kaçmıştım
Bir kapının ardına sığınmış, bilyelerimi sıkmıştım
Zamanında canavarlara ve kadınlara kanmıştım
Kadın annemdi, annem kedilerin gözündeki ürkek c...
“Hissetmemek, dünyanın sana dokunmasına izin vermemek çok daha tehlikesiz. Ama gerçek benliğim buna başkaldırdı.”
Günlükler, Sylvia Plath
Ellerim, dizisi b...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok