Elbisemin volanlı kolları, ince bileklerimden sakince kayarken bir nilüfer yaprağını anımsatıyor. Islak buklelerden sızan damlalar, incecik kumaştan birer bi...
Sabahın ilk ışıkları, saçlarıma değen rüzgar, avuçlarımda buzdan katreler, karanlık simsiyah bir örtü gözlerimde, renklerden bihaber. Kaçtığım suretime maruz...
On üç Numara:
İdrakin başladığına ilk delalet, ölmeyi istemektir. Bu yaşam dayanılmaz hale gelir, başka bir hayatın elde edilmesiyse mümkün değildir. Kişi ...
İki numara:
İnsanların bütün hatası sabırsızlıktır, daha sonuna gelmeden işi kuralına göre yapmayı bırakıp, sorunları görmezden gelip etrafından dolaşmaktır...
Kendinize inanmayın, hiç kimseye inanmayın....
Don Miguel Ruiz'in Toltek inanışına dayandırdığı bir öğüt.
Hepimiz kendi hikayelerimizi yazan yazarlarız. H...
Çocuktum ben. İnanması güç de olsa bir zamanlar çocuktum. Ve en keyif aldığım oyun buydu belki de. Eve plastik bardaklar getirirdi babam. Her ne kadar annem ...
Yaşadığımız bir mahalle vardı; tüm kapılar sokağa açılırdı ve sabahları mis gibi kızarmış ekmek kokardı; sisi, dumanı çekerdik ciğerlere... onun o burnu yaka...
Zamana bırakmışsın her şeyi. Zaman her şeyin ilacı lafına tenezzül etmiş; günler, haftalar geçerken senin hayatında ilaç olmuş bir şey olmamış gibi. Yine de ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok