Nakışlı ak tülbenti toprağa doğru sarkmış olan Fatma ana körelmiş keseri toprağa vurup toprakla beraber nefesleniyordu. Kendi derisi kırışmış, toprak ise kur...
Sandallara atlayanları izliyorum, yaktığım gemilerden.
Yangınlardan kaçıran o hissi özlüyorum, insanlığın en güçlü dürtülerinden.
En zayıf dürtülerimle ken...
Kaybettim
Her şeyimi değil, en mühimlerimi
Heybemdeki ehemmiyetlerin kıymetiyle harbimi.
Yorganımı kaldıracak sebeplerden mahrumum
Belki bi’ gün bulurum ...
bu kadar tatlı olman kafamı çok kurcalıyor
şahsi algılama
benim kafam senden değil
kurcalanmaktan hoşlanıyor
her tarafta kurallar var
bize sınırlar çizi...
merhaba herkese
murat ben,
kabakçı olan.
bana benzeyen hiçbir hergele,
uslanmıyolar.
bırak sen,
yalancı adam.
sana betimlenen hiçbir her hece,
utanmı...
Bu şiir daktiloyla yazılmadı
Zaten artık çoğu şiir öyle yazılmıyor
Eğer ben dinleyeceksem
Şu anda, burada, bi' şeyler oluyor
Bir elim arşa yakın
Diğeri ...
Konuşmam artık, ağır sözler söylemem
bir düş için sabahları göğsüme sedeften
bir çiçek işlerim
Hiç bilmedim, konuştuklarımdan ne anladın,
ormanın kork...
Küçük bir çocuk, bir sapanla göğe bakıyor
Elleri titriyor ağlamaktan, kararıyor
Dönmedim yüzümü hayır
Görmedim gözlerini nasıl durulsun kıyamet
Bilmediği...
Hareketsizlik odanın adı. Sessizlik odanın adı. Olmuştu. Bu sıklıkla olurdu.
Kirli krem rengi duvarlarda delikler, çizgiler, hiç tanımadığı insanların hayat...
Şuradan başlamak istiyorum: Yaygın bir anlayış ve o yaygın anlayışın da dile yansıyan bir betimlemesi var, “O kötüdür!” veya “kötü insan, iyi insan” gibi. Bu...
Şimdi
Uzaklardan, toprak damlardan
Yorgun pencerelerin gözlerinden
Köy kokulu akşamların
Kalbinden süzülüyor hasret.
Deli rüzgarlar, keskin ayazlar
...
hüzün yağıyor şimdi üstümüze
tıpırtısı yok
yer yatağı toprak
ağır bir vebal
altında kaldığım
ninnilerle uyuttuğum
süt saati gelen
beşikteki bebeğ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok