Bir zincirin iç içe geçmiş halkaları gibi
Anılarım bir pencerenin ardında,
Şöyle bir bakıyorum da...
Ağladığım, güldüğüm,
Sevdiğim, sevildiğim
Ve daha ...
Ne zaman kalemi elime alıp yazacak olsam
Başlıyor seninle kavgam.
Yazdığım her şeyde varsın.
Biraz çekil kenara,
Gökyüzünden bahsedeceğim.
Ağacın kurumu...
Dalıp gitmelerimle baş başayım yine
Kimse fark etmiyor, niye?
Biraz da ona mı üzülsem derken
Yer kalmıyor gülmeye.
Hemen bi deniz havası,
Belki bi çoc...
aklım yetti yeteli,
gözlerimin esaretine kapıldım.
farkettiğim bir şey var aslında,
gitmek için kalkıştığım yolun
sadece manzarası güzel..
kahve bardağı...
Öyle bir kırgınım ki sana.
Nasıl geçer, ne yapsam diner inan bilmiyorum hiç. Belki de bir şey yapmamı gerektiren bir kırgınlık değildir bu. Bilirsin ben içi...
Annemin gençlik fotoğrafları düştü önüme bu akşam. Uzun uzun baktım küçük kıza. Şimdilerde çokça ters düştüğüm fakat büyüdükçe ona fazlaca benzemeye başladığ...
Yaptığım çoğu şey genelde bana yanlış gelir. Doğruysa bile kesin bir şekilde ben o işi batırırmış gibi hissederim. O güzel duyguları yaşamaya, hissetmeye hak...
Aklın yıldızlara raptolmuş, halbuki yerle birsin
Gönül kırbamdan bir yudum almışsın intizamım dağılmış
Sukutuhayale uğrar senin için ağlayan gönül
Künt...
Yarin şemâili aydan aydınlık gelir
Şuâ-ı şems ne çaba etse beyhūdedir
Muhayyeli biçare eder, gerçeği gülşen idir
Aşk bu canana, ne hale düşürür arîf bilir...
Çareler öğrendin, kendine çareler
Bilinmezliğe bilmeler
Dimdik durmak ah
Asan ayakta tutamaz bedenini
Koşuyor musun düşe kalka
Hayır adımlıyorsun çarpa ...
Ben değilim, değilim ekmek gibi, su gibi
Varlığım, yokluğum bir
Ölümüm, kalımım bir
Vazgeçilmezler var
Muhtaç olunanlar
İyi ki varlar var
Günyüzü gibi...
Dakikalar dakikaları kovalıyor
Fotoğrafına bakıyorum
Kalbim hızla çarpıyor, son sözünü unutmamış demek
Yüreğimin neresinden acıyorum bilmiyorum
Ama aynı...
Damarımda akan kanı çıkarmak gün yüzüne
İnce ince sindirmek fırtınaları içime
Akıl dağıtmak da senden her bir piçine
Senden doğana lanet iner gökten yere
...
Sen misin ey insan evladı iteklenip düşürülen? Kimilerinin başlarına yıldızlar serpilirken, sen misin kavrulup pişirilen? Gecenin bir yarısı düşündürülen ve ...
Yıldızı söndürmeye bir ateş tutturmuşum
Gün ile hem demim yok, geceyi yol bulmuşum
Gözden akan siğneme aşk ile nâr doldurmuşum
Bende gülistan arama, otlar...
Ölü bedeni taşıyana rahmet var, bedene yok
Gür saçlarıyla örtülü göğsünü paramparça eden izlere çare yok
Sırların tırnaklarını geçirdiği sırtına yüklenir ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok