serin, çıplak sokaklarda yürürken
gözlerini sisli soğuk akşamlardaki bir hüzünle etrafında gezdirirsin.
yolunu kaybetmiş bir yelkenli gibi oradan oraya sav...
karanfil kokulu, mavinin yolu
kısa ömrümün son sirkülasyonu
bastığım yer kuşkusuz gidişim,
sanma ki depresyon!
depresyon benim çağıma fazla
henüz vakit ...
Çok değil, bundan beş ay önceydi sanırım. Şubata yeni girdiğimiz zamanlar... Hava kapalı; yağmayan yağmur, boğucu bir atmosfer, egzoz dumanı, sigara dumanı, ...
“ellerim kanlı bıçaklı,
yüzüm özgürlüğüne hasret kalmış”
bu dünyada hepimiz insandık
kardeştik ya hani
bir şiirde buluşurdu yüreklerimiz
bir teknede tut...
tanrım
büyütürken beni
içimdeki çocuğu
unutmuşsun
ki kırgın falan değilim
annem de hep unuturdu
ben çocukken
pazarda
“televizyonda hırslı çocuklar,
bırakınız koşsunlar; zincir yettiği kadar.”
toplanın, ayin başlıyor.
ışıkları kapatın ve
son model telefonunuzdan
müzik ...
Sevişirken iki sinek biri altta biri üstte,
tabii ben bunu böyle düşünüyorum
öyle olmayabilir de.
Elimin insafsız darbesiyle
ölüverdi alttaki.
Muhtemel...
Deniz yosun kokuyor. Kayalıklarda yürüyorum. Ayağımın altında yosunlar. Burada liman yok, sahil yok, insan yok. Salt göğe uzanan dağlar, bir de insan boyunda...
sana anlatsam bütün haykırışlarımı
şimdi ben kaliteli bir hayal kırıklığıyım
sen, yazın esen serin bir rüzgar
zaman yeniliyor kırgınlığıma
oyunlar birer ...
Ormanda bir adam,
Çıplak geziyor
Galiba mahşer gününe hazırlanıyor
"En güzel terapi
Namludan çıkan sıcak bir kurşundur"
Diye bağırıyor.
Elinde işlemeli...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok