Bir kaşık, kaşık ve bir kaşık daha. Tatlı kaşığından söz ediyorum. Koltuğun ucuna serilmiş yarım bir havlu, yanı balında Gogol ile ölü canı. Diğer yanında Ay...
Yine yazma ve şarap zamanı." ile başlamaya yüz tutmuş minik bir öyküsünü okudum Eroğlu'nun. Zülal'in aşk hikayesi. Yazarların, metinlerinde başkahramanlarını...
Yıkıntılar arasında ne bulsam toplamaya çalıştım. Bir saksı bulsam ellerin canlanacaktı gözümde. Fesleğenleri gördüm. Damağımda bir tat duyuyorum. İyot kokus...
Zor bir günün sonuna geldim nihayet. Saatlerim, sokakların başında gördüğüm suratları kafamdaki hayaliyle ayırt etmekle geçti. Uzun suratlar, küçük gözler, b...
Gözlerinin çizgileri belirir, İstanbul'la birleşince
Koyu, karanlık, bir gece
yağmur saçlarıma değince
ve sen İstanbul'la birleşince
kepenkler indiriliyo...
oysa saat daha 03.45
süresi uzatılacak meskun mahallelerde ağlayanın
umurumda değil, hala özgürüm
gökyüzünü benden alamazsın sevdamı al, toprağımı al
b...
Uzun zaman oldu, bir şeylere aşkla sarılmayalı
Epey oldu bir hisse dokunmayalı
Bir ah aldım geceden biliyorum
Oysa geceyi sabaha bağlar
Şarabımdan bir ...
sokak lambasına karşı dans ediyoruz seninle.
öyle ki yakamoz güzelliği ellerin,
sokak buram buram soğuk kokuyor
ellerin geliyor aklıma, gözdağı vermeyen a...
Öyle ya özgürüm zaman zaman hür veya hürriyetçi
bir oda yalnızlığı içimde, içim hoş
Biliyorum o an hayatımın şairleri şiirleriyle
Alıp gitmeliyim seni bur...
Mutsuz insanlar metrosunda,
Gece vardiyasından bir el sallanıyor.
Plastik çiçekler çağındayız ve
Kalabalıkların derin yalnızlığı yaşanıyor.
Şehrin parla...
Dökülüyor incilerim birer birer basamaklarımdan
Vakarımın portresini yırtıp attım
Polaroid bir fotoğraf
Sana bir çiçek aldım
Adını bilmem
Bir çarşamba v...
Beni bıraktın
Beni gecenin koynunda
Üstüm açık
Yağmur altında
Bir başına
Beni bıraktın öylece
Üç şarkıyla
Üç yazgıyla
Beni sensizliğin koynuna
Nasıl...
'Yaşayanlar bir gün ölür'
elbette
ağaçlarla
balıklarla
kuşlarla ben
âmenna
*
'ağlayanlar bir gün güler'
...
Uzak bir diyarda maviliklerin arasında bir ada bulunur. Bereketli toprağı, çeşitli balık türleri, güzel bir şelalesi ve dillere destan altın renginde sahille...
Umut etmek...
Umutsuzluk çok koymaz insana aslında
Umut edip olmayacağının farkına varmak.
Umutsuzluğun en acımasız yüzü.
Hüsnü de öyleydi son zamanlar
...
Pazara çıkalım
Elim sımsıkı kavramış olsun annemi
Kaybetme korkusuyla
Baştan uca kadar gidelim
Almasak da göz ucuyla bakayım
Oyuncak tezgahına
Elinde...
Karanlıklara vardım seninle
Aşka vardım gözlerinle
Saçların dalgasıyla
Vurdum kendimi denizlere
Sakinliği sever oldum
Her yerde seni sorar oldum
Bir ...
Bileklerim neden acıyor? Bu kelepçeler de nereden çıktı? Alesia nerede? Niye bu ırmaklardan kan akıyor? Ahmet’in kafasında cevaplanmayı bekleyen birçok soru ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok