Yavaş yavaş eksilir insan, dolarken yaşı. Küçükken acele ettiğim o zamanları hatırlıyorum da doldurmak için yaşımı. Bilmiyordum tabii o zamanlar böyle eksile...
Denk değiliz deme gayrı
Kalp kırılır düşer ayrı
Ayırt etmez sağlam sayrı
Sen özsün de o kak mıdır
Ben de hakka sitem ettim
Bir suret’çün uz yol git...
Sonumu bilemedigim gibi kökümü de bilmiyorum. Beni yaralayan hayatın her sahnesinde buruk bırakan kısmı... Ait olamadım ne bedenlere ne düşüncelere ne de hay...
yürümek, ayaklanmak isteyen taşlara baktık
deşilmiş toprağa, deşilmiş yüreğe baktık
bir şey ummaksız
yaşamaktan ne umdu kiraz bahçeleri
oturup bunu düşü...
Fark ettim ki hayattaki birçok şeyi belki de haddinden fazla ciddiyetle yapıyorum, birçok şeyi belki de gerekmediği ölçüde ciddiye alıyorum... Ve belki de ru...
İçim üşümüş
Bağışıklığımın dinamizmine meltem değmiş
Ben tek başıma öksürüyorum
Soğuk
Gamsız
Hassasiyetim en mağdur
Anksiyeteme de kırgınım
Bir günde ...
Trajedya hayatına 31 yaşında intihâr ile veda eden 90’lar müzik dehâsının öncü isimleriyle anılan Yavuz Çetin’den bu sene doğum günümde yeni yaşıma merhaba d...
Otobüs hareket etmek üzeredir. Camdan el salladığın kişi seni bekleyecektir. Bu kısa süreli illüzyon birinin kalbinde olduğuna inandığın özel bir histir. Bir...
Günlük demek yerine daha ziyade yarınlık bir yazı gibi oldu. Gece yarısını geçen her şeyde hep bir arada kalmışlık olması doğaldır. Yarının planları umutla y...
Nisan geldi, geçiyor. Ağaçlarda tomurcuk var. Oysa henüz yağmurlar başlamadı. Ben de bugün fark ettim bunu, içimde bir gözyaşı bulutuyla uyandığımda. Gerçi g...
Bugün çocuk olmalıyım. Ama ben bugün çok şey oldum. Tabi hal böyle olunca hiç bir şey oldum. Yarın bir şey olur muyum? Bilmiyorum. Çünkü bugünü olmamış birin...
Kırmızı yeşil renkleri
Aydınlatmaz geceleri
Kara bahtlı, dertlidir mazisi
Gezerim caddeleri
Bir türlü hissedemedim samimiyeti
Fırınların ateşi erken sö...
Adımlarımla şehrin sokaklarını arşınlarken zihnimde tezahür eden konuşmalar arasında bir muvazene var gibi. Hızlandıkça hızlanan, yavaşladıkça yavaşlayan, du...
Bir çift uykulu gözün seyrine
Uzunca kirpiklerine uzanıp daldım
Endamını gördüm şaşarak
Serinde temelli kaldım
Dünya karton kutuları kedilerin
Asla yok olmayacak kadar geniş
Asla var olmayacak kadar dar
Soytarı bandosu cırıltısı
Sesleri...
Saklamaya kirli beyazlı...
Camdan çıkarınca başını
Turunculu serinliği çarpıyor yüzüne
Binbir çok limonata balığın
Pulları yeşilim naneli
Yüzgeçleri iç içe
Gözleri hevesli
Ren...
Okyanuslarda, dağlarda, bulutlarda milyon yıldır kopmuş kar fırtınalarını hayal etti. Milyarlarca kar tanesi gökyüzünden düşmüş ve hepsi birbirinden farklı, ...
Özgür olduğunu nasıl anlar insan?
Esaretten kurtulmaksa şayet özgürlük, herkesin kafesi farklıdır o halde. Kafesin parmaklıklarını parçalayıp kelepçe ve pra...
Sonra, sen geldin diyordu şair
Sonra sen gittin
Sen geldiğin ilk gün gidiş bileti aldın
Haklıydın kendince
Gönlün varmak istediği yerin hasretindeydi
...
Arkadaşım, anlıyorsun değil mi?
Geçmedin belki yolumu,
Akmadın nehrimi,
Aşmadın patikamı,
Ah, arkadaşım!
Anlıyormuş gibi yapmıyorsun değil mi?
Bağırıyo...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok