Ruhumu düşürdüm önüme
Aksamasın diye dolandım dünyanızı
Onun en yumuşak tarafına bir neşter attım
Bedenimi sakladım ve büyüttüm defterinden kopan sireni...
Sesin düşüyor üzerime
dalından kopan sonbahar yaprağı gibi
Onu savmadan bereketlendiriyorum
ay çiçeği tarlalarında sakladığımız
peygamber konağında
Aşk...
Kuzey rüzgarları okşuyor
gurbetin tellerini
Annem boynuna inci bir gerdanlık atmış
omuzlarına kadar uzanan yazması
toprak ve suyla yaslanıyor dağın gölg...
Alev hattı
aşk ey aşk
kaldır yamaçlara doğru
ilgün başını
azar azar emri altında
biraz soğuk ve derilgen yapıda
her gün daha da kırmızı zaman
ey et ...
Tüm gücümü sana verecektim
Çocuğun elleri kan topladı gördüm
Gücümde kan topakları birikti
Beni sindirdi avuçlarının köşebaşlarında
Ne yana dönsen içimde...
Kelime dağının mabedine yaslananan
İki kuş ötüşüyor ileride
Birisi beyaz alabildiğine, yeryüzünün tüm karanlıklarını toplamış, diğeri
Gagaları sözün aşkın...
Şehrin yükünü sırtlandım
kekeme bir bekçiden
Rüzgarlara biat edip
boyuna yürüdüm
Gölgesindeyim
başından beri kırık kuşların
Seni hep yarışı kesen yorg...
Bir yüzüne ağır geldin aşkın
Kainatı bir kızıllığa gark etmeden bırakamazdım
Doğrult göğsünü şu bahara
Tüm münevverliğimden sıyrılıp
Yine entelektüel bak...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok