Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
kalabalık bir şehrin yalnızlığı
sükunet sağlandıkça duyumsanmaz
duvarları maviye boyarsanız eğer
gökyüzü bu renge aldanmaz
denizin dibinde yatıyorsa huzu...
Oturuyorum tek başıma balkonda, sigaramdan bir fırt çekiyorum.
Bir şeyler eksik
Mutfağa giriyorum, bir kahve yapıyorum.
Bir şeyler eksik.
Odama gidip kit...
Ben neydim, kimdim
Kim olmaktı niyetim
Niyetinden dönmüş bir seyyahım belki
Seyyahım belki
Rüzgar nereye eserse oraya savrulan
Kıtalar arası mekik doku...
Boynuma sardığın urganı
Sırf sen sarıyorsun diye
Yıldızlarla bezedim
Son kez sarılırken sana
Gölgelerimizin birleşimini izledim
Üzülme, biliyorum isteme...
Yeni bir işe başlamanın verdiği azimle bugünü daha pozitif geçirmeye çalıştı Destina. Ama içindeki kötü his onu boğarcasına nefes borusuna yüklenmeye devam e...
Faslı geçti, kalbim gençti
Seni dert ederken ellerim sertleşti.
Yarası tenimde, kağıtta izi
Seni anarken sesim titredi.
Bedenimde hasarı, çok pahalı
Ca...
beni bir kere kırdılar dalımdan
iki fide verdim doğa anaya
toprak bastı beni bağrına
ağaç oldum orman oldum
beyazdım acıdan yeşil oldum
bir yangın tuttu...
Kalp atışı yaprakları ağacın köprü üstünde
Uzanıyor denize doğru
Öylece bekliyor.
Nefes alıyor...
Anlıyor...
Anlatamıyor...
O içini yakan kürtajdan sonra 2 ay geçmişti. Yaraları çoktan kapansa da acıları daha dinmemişti. Yine de kendisine tanıdığı bu ikinci şans için umutluydu. Bi...
'Ayşe' dedi.
'Hiç aşık oldun mu?'
'oldum evet birden fazla, aşk bence geçiçi bir körlük, bir yöndende bir kimya durumu, başlangıcı ve sonu belirsiz, belir...
Denizlerde boğulmaya ne gerek var?
Senin aşkın var ya nefesimde!
Ölüpte gidersem eğer,
Boğuldum da geldim tanrım huzuruna,
Diye el açıp tanrıya haykıraca...
Bir Kısa Öykü
İstanbul'un artık keyfini süremediğini işler gitgide çığırından çıktığının derin düşüncesine daldı. Gün geçtikçe şehir kalabalıklaşıyor, kalab...
Masumiyet sözlerimiz vardı birbirimize
Başbaşa kalmak mecburiyetlerimiz
Geçmedi mi yeterince zaman
Gelmedi mi itiraflara soyunma vakti
Yalnız kalacak ka...
Şimdi bir akşam inmiştir göğsümün ortasına
Kısılmıştır sesim daralmıştır nefesim
Kaç yalnızlık bırakmışsam karanlığın sofrasına
O kadar parçalanmıştır gö...
Söz bulandı bir avuç suda
Geç yağan bu yağmurda
Küllerin arasından toplanmış
Yarım sigaraları yakarken
Bir deli kahkahası döküldü
Konuşmaktan yorgun çeh...
Eksik yanım, yenilgim, kırgınlığım...
Bu nasıl özlemektir?
Bin parçaya bölündüm, yine seni buldum.
Kendimi sende buldum.
Varlığına mağlubum.
Yaşanmışa, ...
inançsızlık bulanmıştı tenime,
kanayamıyordum bundandı acizliğim
hatırlardım kanayabilmeyi buruk gururumla,
seni görmeden daha camın buğusunda.
insan ina...
Size çok uzaklardan yazıyorum bayım,
Bilin ki dardayım.
Aslen size uzak kalmak değil tek zararım, fakat
Kavuşmak zamanına kadar susmak kararım.
Kıymetli ...
Hayyam'ı bilir misin?
Ya Heysem'i?
Onlarla ulaştırıyor kendini Tanrı bana.
Bak gözlerim içindi Heysem,
Hayyam şirkim için.
Kendisini de benim için var e...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok