Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Chopin’in sevdiğim eserlerinden birini seslendirdim. Umarım keyif alırsınız. Benimle yorumlarınızı paylaşmayı unutmayın :) İyi dinlemeler.
Son günlerde
Yarı zamanlı öfke, hüzün ve kırgınlık
Kaplıyor benliğimi
Buhran sızı kesiğimden ha girdi ha girecek
Anlamsız bir rulete tutuştum, kaderle ge...
Yalnız kalma ihtiyacı hisseden bir bünyenin düşünceleri tarafından çoğulluğa hapsedilmesinin dramı bu. En son ne zaman tüm iç ve dış seslerden arınıp salt se...
Nacizane yüreğim, ahşap
konak.
Karanın sükuneti
Mavinin sedası kadar,
Kurak, muhtaç toprağım var.
İhtiyar çatılar altında,
Bir demet yaşam
Hanemde ne ...
Adaletin ölçüsü terazi değil artık, sosyal medya
Cinayet işleyen para basınca üç ay sonra dışarıda
Sesini duyurmazsan kaybettiğin can meze olur savcıya
Ve...
düşünmek hep üstüne düşünmektir. üzerinde düşünebilir misin?
bunları söyleyebilir misin? kralı si-l-kebilir misin?
tek bir söz hakkın olsa
o söyleyecek s...
Muavin yirmi beş dakikalığına mola vereceğimiz dinlenme tesisine girmek üzere olduğumuzu bildirdi. “Yarım saat” demedi. Uzun zamandır hep aynı süre veriliyor...
Bir gece ansızın uykundan uyanıyorsun. Üzerinde tarif edemediğin bir ağırlık, ciğerlerinde küflenmiş şarap kokusu. Ev dar geliyor, metrelerce kareye sığamıyo...
yine tüm caddeyi kaplamış kar
bir küfürdür tükürmüş gökyüzü
şehrin suratında isyan var
silah çekmemişim ki hayatımca
nasıl adam öldüreyim ana julia
ben ...
Tüm hataları
Bir sebebe bağlamak.
Alt alta yazılmış
Bazı mısraları,
Şiir diye pazarlamak.
Ancak bir şişe rakı eşliğinde
Sevdiğine yazmak.
Kaçış yolumd...
Zarfın derinlemesinde armonika
Kabzası ahşap, pipo.
Ayrımlı müşterek koku vardı.
Atmışlar, mutlak yetmiş kokuyor
Benim,
Benim elma ağacım
Üzerinde kepe...
''Ağlamak gösteriştir."
Yeni bir oyuncak buldum kendime, düşünmek. Dilediğince ardı arkası gelmeyen sorularla tatmin etmeyen cevaplarla ve biraz da dürtüler...
zaman nedir bilmeden
üç gün üst üste seni görmeden
ve kırık değil çatlaktır tesellisi ile
içinde biraz da sevgi seliyle veda etmeden
geçiyordun gişelerde...
Yalnızca güneşli günlerde sevme beni.
Yağmurda benimle ıslanmayı da göze almalısın.
Gökkuşağı ise eğer seni büyüleyen;
Öncesine de katlanmalısın.
Şemsiye...
Yalnızlık, pençelerini omuzlarıma geçirmiş
savuruyor beni
ruhumu teslim etmek üzereyim tırnaklı pençelere
daha fazla insanlara katlanamam
Sırtımın bıçak ...
nerde o silindiğimiz gök, koştuğumuz mezarlık
ellerimi ne zaman aşka uzatsam yanıyor artık
çirkin ve ıslak suları bekliyorum içimdeki selden
sonuma nasıl ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok