Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Sonumuzu önceden planlamıştım:
Mezarlarımızın içinde uzanıyorduk ve dokunuşların kaburgalarımı kırıyordu
Ben senin boğulduğunu millerce öteden hissediyordu...
Sana ait bir kent var, görüyorum
Uçsuz bucaksız surların yutup da sindiremediği Asırlar öncesinden acıların uğrak yeri
Trenlerin yolunun dahi kesişmediği
...
92'li zamanlar. Biz altı yüz yürek
Biz demir bilek
Adım attıkça o dağa,
Dönüp son kez baktık Karabağa.
Anam öldü önce, sonra babamı götürdüler
Yırtıldı ...
Sevgim
Susar ve düşünür uzaktaki ölümleri,
Onların kederli düşüncelerini.
Bir çok kişiye sundum kendisini,
Kimse istemedi onu sahiplenmeyi.
Satılığa ...
Ve güneşin ışığı penceremde belirdi.
Bazen ışık şiddetli, bazen şiddetsiz.
Yanımda avuçlarımın içinde sevda.
İzlemelere doyamazsın.
Sessiz sedasız.
Yan...
Yılların yorgunluğu yansımış gözlerine
Ağır bir bulut
Döküldü dökülecek
Yüzündeki hüznü söküp at çocuk
Vakit üzülmek vakti değil
Korkak birinin traj...
Hayal bile edemezsiniz ne kadar kaba olabilceğini nezaketin,
Israrla, kibarlıktan uzatılan bir yemeğin,
Saçının yeni kesimine edilen iltifatın.
Hayal bil...
Yorgunluğu sürdürüyorum, yaşamı değil
Yakasız bir zaman
Hiçbir şey kalmadı bir araya gelecek
Birbirinden bağımsız tükeniyor her şey
Meltemmiş, poyrazmış,...
gecenin 4'ü
bir şiir yazıyorum sana
biraz uykulu gözlerle, biraz da hasretle
yağmur yağıyor... sen uyuyorsun
yağmur tanecikleri senin nefesinle yere düşü...
İnsanlar var insanlar
Sesleri görüntülerinden ağır
Görüntüleri seslerine uymayan
Hayvan var
Konuşsa saatlerce dinletecek
İnsandan çok kıymet bilen
Şark...
sütten ağzı yanan
karalar birliğine katılır.
ve boyanır sanki hayatta sevdiği hiçbir şey olmamış gibi.
tek kelimelik bir şiir gibi başlayan
seviyorum
na...
Ve bu bir vazgeçişin öyküsüdür,
artık yapacak bir işimizin kalmadığı,
bütün bir hayatın
yutkunma süresine sığdığı bir şarkıdır.
Bu gece,
yarım kalmışlar...
Tanrım,
Ne olur bu gece gelmesin
Bu gece gelmesin ki ondan nefret edebileyim
Gelmesin ki
Ona dair bende kalan son umudu öldürebileyim
Nasıl gelmez diye...
Bir zaman sonra aldığın nefes,
Son nefesin olacak.
O zaman gözlerin dünyaya kapanacak.
Bilinmezliğe yürüyeceksin elinde bir kafes.
Kafeste tüm kalp kırık...
Hepi topu doksan metrekare ev
Altı üstü iki oda
Bir salondan ibaret yaşantım
Anlamlı bir anı bile yok hafızamda
Yalan bütün yaşanmışlıklarım
Üstelik sen...
Vapur içinde binbir çeşitlilik.
Deniz yavaş yavaş akar sanki.
Yoksa vapur mu yavaş yavaş akar?
İstemek.
Her şeyi istemek.
Olmamak gibi bir şey.
Yunusl...
Bir vakit vardır
Gökyüzü bilir onu
Bulutların içinde saklıdır gözleri
Dilimden her dökülüşünde çöl olur
Herkesin gelip su içtiği o dere kurur
Çölün orta...
Bugün seni hiç düşünmedim sevgilim
Çok büyük zarardasın
Şehrimin en kalabalık caddelerinde dolaştım avare
Seni bulmak gelmedi içimden
Bugün seninle rastl...
Ben neredeyim
Renksiz duvarlarla çevrili her yanım
Çatlaklar, kırıklar ve dökülmüş harabeler her tarafta
Bomboş yollar çepeçevre
Birkaç ağaç görür gib...
Müsavat
Neyler insan zirveyi,
Bilir ancak kopyasına imrenmeyi;
Bu dünyada en büyük çekememezlik budur,
Kişinin kopyasına duyduğudur.
Şiirin Orijinali :
...
Kırılmasaydım büyüyemezdim.
Bazen uyuyunca değil,
Kırıldığında geçiyor.
Klasiktir, herkes küçük ve güzel sesli kuşları sever.
Kimse bahsetmez bir kuzgund...
Yürüyorum
Ölüme doğru
Omuzlarda mıyım
Yoksa yaya mı
Kalabalık mıyım
Yoksa yalnız mı
Bilmiyorum
Gözlerim buğulu
Korkudan mı
Zamandan mı
Düşü...
Uyan, ey zikr-i alemin fikri,
Uyan, gözlerin de kanlanmış,
Sil kapaklarını, göreyim mavisini,
Uyan güneş doğmuş, ışığım uyanmamış.
Ne güzel kokar geçtiği...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok