Ne zaman kuşların kanatlarını bir hışımla kaldırdığını görsem
Ne zaman barkıma dönsem
Yetişsem, yığılsam, serilsem kederime
Soyunup bir ahşabın kaderi gib...
bir haziran nasıl bu kadar iç eşeler durur?
sana soruyorum-
gölge her yanı alıp götüren sen değil misin?
güneşi çivi gibi ağırlaştıran da-
bir dut ağacın...
"Bazen düşünürüm: Ne kadar garip mahluklarız? Hepimiz ömrümüzün kısalığından şikayet ederiz fakat gün denen şeyi bir an evvel farkına varmadan harcamak için ...
Seni düşünmek ne güzel şey,
Aynı şarkının güftesinde dinlenmek ne başka şey,
Gözlerin gözlerime uyanırken sohbete dalmak, ne sohbetli sevinçtir.
Gönlümün ...
Dıştan edilen tüm vedaları geçerli kılacak bir iç veda bu
Unutmaya hazır ama yarınlara inançsız
Bir gün vişneli şiirler yazarım yine de belki
Ama şimdilik...
Bencil bir şairin içindeki egomanya
Sesinin titreyişine eş ayaklarım bir kenar uçurumundan aşağı
Yalın, eşsiz bir ağlatı bu melodrama
Bir varlıkla bir yok...
Yarım bir akşam duruyordu
Ahşap masanın üstünde.
Akşamın yanı başında tek kişilik bir şarap.
Şarabın ağzında tek kişilik bir kadın.
Bacak bacak üstüne at...
başındayım yine kuyunun,
baş aşağıya atladım üç beş gün önce.
zamanı önemsiz…
beynim, kafatasım, ruhum paramparça.
dedi bana nasıl bırakıp gidersin diye,...
Olsun diyorum.
Gözlerinden gözlerimi alarak olsun diyorum.
Pencerelerimi açıyorum kırık bir nefesle
geceyi çekiyorum içime.
Güzel olacak diyorum, hayat s...
Çehrende birleştiremediğim yapboz
Parçaları görüyorum
Farklı kaderlerin yükünü almışsın
Senin oyunun gibi dahil etmişsin hayatına
Söylesene, kaç hayat va...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok