Köşebaşı büfe önü ceset kokmuyor
Ciğerci Salim kanser olmuş
Bunu sokak kedileri karnından bilir
Evin yolu senden sonra uzadıkça uzadı
Kör geceye bir kı...
İşin garibi
Aşk terk ederken seni
Benim başımı alıp gidesim bile yok
Yokluğundan bir taş
Nereye isterse çarpsın
Kumru Sokağın başında bekledim
Buenes...
Tıss!
Kavanoz kapağı açıldı
Annemin boğum boğum parmaklarının arasından
Bıçak ucundan çıkan o acıyı
Göğsüm yadırgamadı
Sisli hava gökdelenleri perdeliyo...
Her şey parantezlerin içinde
Bütün bir hayatın
Bütün ümitlerin
Bütün hüzünlerin
Bütün tebessümlerin, kahkahaların
Toprağında çiçekler açmış yine
Yeşil ...
Gece dört,
İçimdeki yeni mezara vurulan kazma seslerini somutlaştırıyor saat tıkırtısı,
Sigara, duman, soğuk mermer, mide bulantısı,
Yüz görümlüğü istiyor...
Aylar seneler geçti
Sanki değiştirmiş seni
Alıp götürmüş benden
İki çift söz gibi
Düşünmüyorum seni
Duygularım bitmiş sanki
Kalbimin kitli kapılarının...
Beni boz uykumdan
Dün seneyi unutalım, unutalım fermuarları
Bilekleri, kolyeleri
Bir çiçek koyalım masaya, adını üç kez bozalım
Başında özlediğimiz bir ...
Resimler, kuruyorum, kapkara ruhum ile
Boyaların beynime diş geçire geçire
Çise çise yıkıyor bulutlar gölgeleri
Göğsümde ağırlıyor, aklıma her geleni
Bir...
Omuzlarında duran ince boynunla yabancısın,
Dudaklarından, huyuna eş yollar açılıyor yüzünde.
Biraz hüzünlensen gözlerin büzülüyor,
Bunu da sevdim.
Saçla...
Bir ürperti geçip gitti. Güneşin batışından sonra ay tepeye çıkmıştı ama sanki ilerlemiyor, hep aynı yerde duruyordu. Gözümü ondan ayırmazken zamanın anbean ...
Bırakıyorum artık
Ruhumuz susmaz elbet
Kandırmaya gerek yok
Çaba kelimesini de attım cebe
Masadan kalkma vakti
Kim önce kalktı kim sonra kalktı
Kim kal...
Mayıs yirmi iki,
dokuz ay, beşinci gün
beş gün görmesem seni içim titrerdi
kaç beş’ler geçti, haberin var mı?
dokuz dakika geç kalsam sana kızardın.
nic...
Ayağa kalk ve doğrul Arthur
Sırası değil diz çökmenin
Kes doğan güneşin şavkını kılıcınla
Sırası değil gözyaşı dökmenin
Sök leylak bezeli hançeri kalbind...
Utangaç manolyalar sararken etrafını,
ben kendimi ağladım
hüzün bahçesinin ladinlerinin kıyısında.
Hissetmek cezadır!
fazla hissetmek ise ölüm!
ölümü...
Olmaz diyordum hâlbuki. Hâlbuki vazgeçmiş, geride bırakmıştım. İnsan açmazların en büyüğüymüş, anladım. Geç de olsa anladım ya, önemli olan bu. Hava da ne gü...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok