Ağlayacaksan tutmayayım seni
Durma! Ağla
Ağla ve...
Karışsın Karadeniz'in tuzuna iyi yüreklilik
Ağla ki Edip Cansever gelsin
Aşırı doz maviden intihar e...
Özerk bir uyanış tahta anadolunun pencerelerinden,
ruhumun lambası ile bakarken mavi dünyanın panter gözlerine;
açıldı izbe gözlerim beyaz okyanusun esrikl...
Bir yerde birileri var ve onlar farklı.
Bir yerdeler işte, bilinmez neresi?
Tüm o sürgit devinim içinde ışıldayan
Onlar buraya ait değilse burası nereye a...
vakit epeydir yalnız akan bir nehir,
günlerse takvim yaprağına asılı,
beşeri birkaç sayıdır benim için.
duvarların ardındaki günlerimi,
dut dallarına ...
"Koşmak istiyorum
Ekzozların, molozların, yağmaların kıyısından
Onca insafsızlıkların, onca haksızlıkların
Manzarasızlıkların, parasızlıkların
Allahsızlı...
Sanki kirlenmemiş bir biz varız
Ahşaptan evin toz tutmuş odalarında
Bulunduğumuz yerin sokakları bomboş
Herkes uyumuş bir biz varız karanlık sokaklarda
A...
Birçok dilde dua biliyorum
Hiçbiri zalimliğe derman değil
Yusuf'u kuyudan çıkartan ilahi güç
Hiçbiri benliğime sahip değil
Çarmıha gerilen İsa
Hiçbiri k...
büyümüşlüğüyle övünen bedenimin
bir o kadar büyümemiş ruhuyla
oturduk bir şeyler içiyoruz
'kocaman adam olmuşsun be oğlum' diyor biri birine
diğeri ürkek...
Gençken, henüz idealleri varken farklı olasılıklarla ileride yaşamının nasıl bir yöne evrileceğini düşünürdü. Ama asla bunu düşünmemişti, şu an yaşadıklarını...
Doğacak bir gün sahiden güneş.
Aydınlanacak evler.
Artık ölmeyecek o gün kadınlar.
Babalar akşam evlerine eli boş dönmeyecek.
Güneş o gün sahiden doğacak...
Mahallede komşularımızdan ikisi Suriyeli. Dört çocuk var, en büyüğü on üç yaşında. Abdülmecit.
Bugün bir tanesi nereden getirdiyse yığınla çöp getirmiş. Çö...
I.
Kafamın içi:
Anlamından kaçmış bir cümle
Dolaşıp duruyor sokaklarda
Yerleşik kalamıyor bir türlü
Ama soluklanıyor ara sıra
Bazen altına sandalye çek...
Mutlu olmam gerekirdi
Güzel şeyler mutluluk getirir
Kötü şeyler hüzün
Öyle değil mi?
Mutlu olmam gerekirdi
Kedim var
Tahta bir sandalye
Dağ manzarası
...
Sapa bir yolda bırakmışlar elini
Çok kalabalıklarmış, belli
Soruları aklına değil kalbine sormuşsun
Bir iniltiyi karalamışsın şiir diye
Bir şarkıyı yırtm...
Yaşama cüretini aldı elimden bu dünya
Yalnız eskimenin ezberi kaldı gözlerimde
Kuru bir çiçeği koklar gibi kokluyorum yarını
Taze bir yara gibi saklanıyor...
Genelevin balkonuna bir bakire saklandı
Sustu parlayan fayanslar konuşmak yasaklandı
Gündüzdü,
Ramazandı,
Ankara'ydı.
Maltepe'de bir cadde
Her taraf ar...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok