"şuramızda, tam şuramızda
kanserli bir virüs gibi kanımıza karışsa da bizi yaşatan günler perişan"
I. GÜNLER PERİŞAN
yırtarak geçiyor kalbimizden
hayatı ...
Ölü mü denir şimdi onlara
Durmuş kalpleri çoktan
Ölü mü denir şimdi onlara
Kımıldamıyor gözbebekleri
Ölü mü denir peki
En büyük limanlara demirlemiş
En...
Gülü çiğdemi filan bırak
Sardunyayı karidesi filan bırak
Acıyı ve ölümleri bırak
Oy pusulalarını ve seçimleri bırak
Evet
Seçimleri özellikle bırak
Çünk...
Ben "benin hiç sevilmedi” bir diyar kuşağından
Ellerim gömleğimin yakasında
Kabul edin diye beni
Içimde umutla
Bencil de bir öfkeyle, "hele bir edileyim ...
Babam masalını yarım bıraksa
Zehra ve Yazgı bensiz alt mahalleye gitse
Cumartesi günleri, ani bir kararla cumanın içine alınsa
Ve cumaları beden dersi olm...
Yansıdı kara ölüm gölgesine o ayrılanın
Ayrılan verdi sana en büyük günahlarını
Uçsuz bucaksız imrendirdiğin cennetin
Düştü yakasından kötülüğün simgesi a...
biliyorum
matarada su
torbada ekmek
ve kemerde kurşun değil şiir
ama yine de
matarasında suyu
torbasında ekmeği
ve kemerinde kurşunu kalmamışları
aya...
konuşmadan da duyarım sesini.
gözlerin rabt olmuşsa yıldızlara, kapalı olsa da görürler çünkü.
babil'in iştar kapısı mı büyüktür, pers'in sönmeyen ateşi mi...
Sarsıntı neydi?
Korku neydi?
Bekleyiş neydi?
Umut neydi?
O gece öğrendim, zifiri karanlıktı dünya o gün.
Çocuğun, gencin, yaşlının duyguları o gün aynıy...
Baharın verdiği his mi yoksa yazın çoktandır hissettirdiği rüzgarından mı bilemiyorum üzerimde rahatlığın, tatlı bir uykunun çöküşü var. Çoktan kuruldu bahçe...
Kararımı veriyorum
Yavaşça, acele etmeden
Varlığımın hükümsüzlüğü altında kırılıyor kalem
Görmüyorsunuz
Gömülüyorum derinden
Sesimi gürce çıkarsam ale...
Bir tek o bağışlayabilirdi günü, bu da artık mümkün görünmüyor. Son kalan umutsuzluklar akıyor tüm yüzlerden, soyunuyor vicdanımız tepkisizliğin karşısında, ...
Kırık camlarımız ki zamanında Zimbardo
Bunun (hiç iyi olmadığını söylemiş bize)
Yıkık damlarımız
Deniz kumundan bina yapan müteahhitin, en sevmediği mc'y...
Elle görülür bir anlam yükledim adımlarıma
derken ummadım
ummadım fakat
Çatışık, yeşil bir göz çıkageldi tüm açlığıyla
Hep bir avuç öndeydi tabaklardan
...
Üşüyorum
Elimin titremesi bundan değil
İzmaritten oluşmuş bir dağ yığını; aşmak kolay.
Hayal perdesi gibi incecik tül
Sahne arkasında kıvama gelmek i...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok