Uzun cevaplar kadar değil miyim?
Sana sorular sormak için çok uzağım bu gece
Anlamadıklarımı bir araya getirsem
Korktuklarıma yanıt bulmaz mısın kendince?...
Sen hangi cehennemin balığıydın?
Su yettiremedim hiç sana.
Ateşlere bata çıka taşıdım seni
Haksızdım
Alışmıştın yanmaya
Seni cehenneminde bırakmalı
Uz...
Biter mi sandın tüm dertleri?
Hemen ödenmez büyük borçlar
Hayata tersten baktığında
Bitip tükenmek çok kolay
Aslında bütün resim güzeldir
Sadece hatırla...
Senin bir yabancıya böyle hükmedeceğini sanmanın çocuksuluğu kurtarıyor gününü. Bir başka yol olabilirdi ışığa. Gündüz ondan doğardı asıl. Böyle yarı bulanık...
Sessizce kabul gördüğü
Çıkmaz sokağın aşk evinde
Uyuyamıyor yüreği
Sesinde bazen düşünce
Çoğu zamanda alaycı bir ifade
Neşesini ise satmış
Daha gençlik...
Aşk yalnız yaşanır
Gri yalnızlığın başkentinde
Kadehler şerefine kalkmaz
Artakalmış sevda şarkılarına
Soğuk esen rüzgarın
Saçlarına bıraktığı yelde
Ay ...
Bekle! Hayır, durmak değil. Hayır, hayır adımlamaktan geri durmak değil işte! Hiçbir şeyi sunamayan bir göğüs sahibi... Kaç yıl dayanır buna? Tahminin de yok...
Sana kaybolup geldim
Doğrusunu bilmek istersin, hakkındır
Ama öyle babasına küsmüş kız çocukları gibi bakma yüzüme
Çünkü salasını okuyor çocuklar yaşamanı...
Sıradan bir hayatın sıradan bir gününün sıradan bir sabahında
Tıpkı kırbaçlanmış bir köle gibi
His kalmamış sırtında
Artık vursalar da aynı okşasalar da, ...
Korkma benden böyle
Çünkü
Anlatayım
Benim lüzumsuz nefesim lüzumlu vergilerle çevrili canım
sana kestiğim faturalar omurumda bir eğriliktir bilesin
her ...
Resim değil ki satsam para etsin,
Türkü değil ki çığırsam bahşiş atılsın,
Sesi çıkmaz, şekli gözükmez
Anladım ki beş para etmezmiş içimdekiler.
Ah ilkeler o ilkbaharda açan çiçeklerin de olan anı
Yalnızlığımıza bir sığınma peşinde tüketirken zamanı
Bazen bir kıyıya vuruşu dalganın ya da ölüşü bir k...
Mutluluğum çoğalır
Bir ağacın kollarında
Bir ucu hasret
Bir ucu hüzün
Beklerim karanlık basana kadar
Birikir düşlerim
Bir şiir yazacak kadar
Uçsuz bu...
Çıktım güneşin zirvesine
Döndüm arkamı gelene gidene
Bildim kendimi özümde
Sevgiye ulaşacakken
Kaldım ateş çemberinde
Su da ben
Ateş de ben
Korda ya...
Saatleri geçiyor gibi geçiyorum kendimden;
Başım, beş karış yukarıda.
Tutsam, tutmak da bir muallak,
Çarpık bir aruzla yazılmış zaman.
Korkularında bi...
Ah! Nasılda işliyor kanıma.
Ah! Mine'l aşk, vaveyla sürüsü boğazımda!
Ah! Öldüren bir antagonizma!
Saray odalarının ihtişamı,
Bir doğum sancısı sevinciyl...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok