HAYAL
...
Çok uzun zaman önceydi. Tam şu dut ağacının altında yılan sokmuştu ayak baş parmağımdan. Lastik ayakkabımın yırtık ucundan fırlayan baş parmağım...
Anuş'a söyleyin beni affetsin.
Ben ülkenin makul ve makbul bir vatandaşıydım
Öyle gördüm, öyle yaşadım.
Ekmeği Mustafa'dan, karpuzu Kemal'den, sigarayı...
Annem çiçek satar Beyoğlu'nda, babam duvar ustası. Akşamları biri türlü güzel kokularla döner eve, biri toz içinde...
Ben mi? Ben markette çalışıyorum ama m...
...
-Kimse kimseyi dinlemiyor abi. Sohbetlere bakıyorum da ya boş gözlerle bakıyor insan insana ya da bakmıyor bile. Duyuyor ama dinlemiyor.
-İnsanların d...
Elindeki kahverengi deri kemerli, altın kaplama saati ileri doğru uzatmış, sırtını duvara yaslayarak çömelmiş vaziyette karşı kaldırımdaki çöp tenekesinde yi...
-Ne bileyim abi, öyle bakınca bir şeyler koptu içimde. Öyle anlatılır bir şey değil. Ciğerine güzel bir ok saplanmış gibi tatlı bir sızı...
-Lan oğlum öyle ...
"Mestan'mış... Mestan diye isim mi olur be! Bir adamın adını Mestan koyarsan işte böyle fabrika köşelerinde sürünüp durur. Mestan'mış... Hay ben o Mestan'ın ...
"Değdiği tende bir ben kadar yeri yoksa artık insanın ve biliyorsa gitmek aslında pes etmek, biraz da sürgüne boyun eğmektir; ya susar ya da ne varsa bundan ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok