Bir tane “şey”
Çok “şey” barındırıyormuş içinde
Mesela biraz daha dur dediğimde
Biraz daha “şey” yap işte
“Şey”i sen doldur keyfince.
Her “şey”ine kab...
“Kesin ve gerçek bilgi, inanca dayalı bütün bilgileri bir kenara bırakıyor, her şeyi mantığın, deneyin yasalarına göre yeniden yapılandırıyordu. Buna rağmen ...
Birinin bayram sabahlarını temiz çarşaflarla değiştirmesi gerekiyordu
Sonra olaylar gelişti
Bölüm 1 -viski-
Metroda fark etti bunu ilk
Kimsenin kordonu k...
Oryantalizm, 1978 yılında Edward Said’in aynı isimli kitabının yayımlanmasıyla ortaya çıkan, Doğu kültürlerinin ve halklarının araştırılıp incelendiği alana ...
2020 ocağın son günü, imzada son sıradayım; son kez sarıldım kavukluya son kez sarıldığımı bilmeden. Masada Münir Özkul’un gülerken ağlatan soluğu... Ona bak...
Louis Prima'nın 1956 yılında çıkardığı ilk albümdür.
1930'larda ve 40'larda, önceleri memleketi New Orleans'ta, daha sonra New York'ta popüler bir gece kulü...
Funkadelic, rock müziği Amerikan Batı Yakası gruplarının 1960'ların başında daldığı saykodelik 'bad trip'ten kurtardı ve siyah seslerinin ve ritimlerinin, be...
Herkese selam. İlk yazımda hayat hikayesiyle kalbimi parça pinçik eden Vincent van Gogh'un Alacakaranlıkta Yürüyüş isimli eserine yer vermek istedim.
Bu ese...
Herkese selam. Bu yazıda Franz von Stuck'ın Cinderella eserini inceleyeceğiz. Önce kısaca Stuck'tan bahsetmek istiyorum.
Franz von Stuck; Alman bir ressam,...
Herkese selam. Bu yazıda Dr. Nicolaes Tulp’un "Anatomi Dersi" isimli eseri inceleyeceğiz. Öncelikle kısaca bu eserin ressamından bahsetmek istiyorum.
Rembra...
Herkese selam. Bu yazımda "İspanyol Dağ Manzarası" isimli eser hakkında sizinle konuşmak istedim. Öncelikle bu eserin ressamı, olayların kraliçesi ve dedikod...
Herkese selam. Bu yazımda Édouard Manet’nin Jeanne (İlkbahar) isimli eserine göz atacağız. Öncelikle bu eserin ressamından kısaca bahsetmek istiyorum.
Édoua...
Bugün durup enine boyuna düşündüm. Bir şehir insanı ne kadar değiştirebilir? Sanki ben buraya geldiğimde dünyadan bihaber, ufacık bir kız çocuğuydum. Her şey...
İrili ufaklı gemiler yanaşıyor limana. Her birinin bir bekleyeni var kıyıda. Her birinin gözlerinden okunuyor kavuşmanın telaşı. Her birini teker teker incel...
Çoban fenerleri yanıyor dağların uzak yamaçlarında
Diri diri, körpe tavşan çorbası tütüyor
Sarı patateslerin buruşuk kabukları soyulup çatlayınca kadar ...
hasret rüzgarları savuruyor benliğimi
kah oradayım kah burada
vay ki ne şanslıyım güneş batmamış
sevilenleri izliyorum kumsalda
alkol bedbaht kafamı alıp...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok