Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
(3)
Hiçbir yerdeyim
O kadar ki
Tanrı henüz yaratmamış burayı
Sorduğum kimse seni tanımıyor
Bana da adımla hitap eden yok
Ölsem ölemem
Ciddiye alıp vur...
İnce parmakların dokunuyor
Sanki kağıtlarımla birlikte
Biraz çocuksu, haylaz yüreğime
Sesinin odama dolduğu gece
Bir sahil kasabası hayal ettim
Kumsalda...
Ucuz bir tükenmez kalemin
Yarı silik ucuyla yazılmışım.
Çizgilerinden hep taşmış notalarım.
Kırık bir gitarın
Kopuk teliyle bestelenmişim.
Dilsiz şarkıc...
Puslu bir geceydi sigaramın dumanı, yüreğimin kemanı
Tellerine bastıkça gıcırdayan, paslı çivileriyle kaplı
Avare bir kervanın, yalnız ve yaralı yanı
Sehe...
Yol çıkmaza girdiğinde,
Zifiri bir karanlık çöktüğünde ıssıza, dizelerin tükendiğinde hikâyende,
Kışın en zemheri ayazında kavuşurken ölüme
İçinde taşıdığ...
Karşımdaydın, karşındaydım.
Uzansam,
Dokunacak kadar.
Toprak kadar.
Su kadar.
Hava kadar.
Gördün, gördüm.
Nazarından geçti gözlerin;
Nasırına geldi g...
dalgarın dansını göremeyeceğimi bilmektir,
kuyunun alnına boşalttığım taşların.
Güzel olan ben değilim ki, onlar sadece benim kaşlarım.
Size onların en ür...
Pencerenin kenarında,
Yüzüne vuran ay ışığı.
Elinde,
Parmaklarının aleviyle
Dizlerinde demlenen kış çayı.
Saçların dağılmış,
Benzin sararmış,
Dudaklar...
Şakağıma dayanmış,
bir bütün olmuş tutkulu kusurlarım.
Kurur dururdu rüzgarlardaki renkli tutkularım.
Ve bu bellediklerim, gelip gitmelere tapar.
Işığın yolunda belki,
Ama hissiz,
Ama hiçlik,
Bağırmalarım duyulmuyor,
Körü körüne yaşanan onca hayatlar,
Geriye bakıyorsun, toz ve toprak.
Cansız sözc...
Solgun, durgun bir gecede duyduğum tek hareket
Kalbimin atışları ve pencereme vuran uğultu
Evet, ben seni bir yaz gününe benzetemedim
Ben seni akan bir pı...
Zorlandım.
Çok zorlandım. Dibi gördüm. Hiç ışık olmayan sokaklarda gezdim. Umudun olmadığı havayı soğudum. Uçurumların kıyısında dolaştım. Hüznün, özlemin, ...
Yüzün sabahın beşi gibiydi
Hazırlıksız yakalandım.
Durdum, bekledim,
Bakmaktan başka çarem yoktu.
Sabahın beşini beklemek gibi bekledim.
Sonra birden aç...
Bu eylül, o eylül olmayacak.
Adımların adımlara, sokakların sokaklarıma çıkmayacak.
Tam tepemizde duran şu güneş, gölgelerimizi bir kılmayacak.
Ağaçlar ya...
Yorgunsun biliyorum,
İçerideyiz
dışarısı bizim için dışarısı değil artık
İçimiz tenha ama
biraz da çarpıyorsun kuru kalabalıklara
İşten gelmişsindir yem...
Dertsizlere dert bir yana, dermansıza her dem azab
Dünyâdaki insanlığa sordukları tek bir cevab
Cahil kişidir ol kişi, bâtıl eder her tür işi
Mevtâların a...
Zarif bir duvarda saklıyorum izlerini
Günün ilk kuşları o duvardan geçiyor
Günün ilk işçileri
Günün ilk arabaları
İlk sesler oradan duyuluyor
Ateş ilk o...
Aynı bardaktan içerek anlaşılmaz
Ya da dinledik diye beraber
Müzeyyen'i
Beni
Anlayamazsın
Bir an için
Değmiştik birbirimize
Fakat şimdi ayrılık vakti
...
Şimdi gece senin suretinde bir tuzak
Ellerimde yılların çaresiz, yılgın soğuğu
Ellerin uzak.
Sokakta yüzlerce insan, tesadüflere gebe günler
Hiç hatırası...
Kokusu kadar muhakkak ki sesi de güzeldi yağmurun
'Adar' ayı gibi muazzam
Ada rayı gibi muamma...
Şef gözünü dinlendiriyor kokunun suçsuzluğuna aldanıp ...
Alacakaranlığın beslediği asfaltlar
Kızıl sahilin bakire kumlarını selamlıyor
Kamburu çıkmış pembe bir palmiye
Ayağıyla okyanusu okşuyor.
Yaylım ateşi ha...
bak işte geldim, buradayım.
bir oda verdiler bana,
küçük bir dolap.
dört duvar renksiz,
sen yoksun, annem yok.
ben varım, bir de kitaplarım.
bak işte g...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok