Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Dağıldık.
Sen oraya ben buraya.
Yani senin anlamayacağın eski Türk devleti misali
Ben batıda sen doğuda.
İnandık.
Güneşim hep senden doğacak.
Bütün iht...
Alerjim tuttu
Sen yine yoksun
Sudan olmaz yosun
Zaman yeşillendirir suyu
Kaçar insanın aklı uykusu
Yoksa zaten bir duygusu
Hapsız bıçaksız ölüm t...
Tribe gir
Trip ağır
Trip var
Trip uzun
Trip kağır
Trip kadar
Trip uyum
Trip sağır
Trip yirmidokuz ayar
Trip kırık omzum
Trip gözümü karartır
Kaf...
Gölgelerle evlenmiş çocuklar gördüm.
Yüzleri, güneşe dönüktü.
Büyüdüler,
Yüzleri, güneşe dönmüştü.
İçtiler, başları dönmüştü.
Güneşin etrafında döndüler...
Çiçekleri bekleyelim
Renkleriyle konuşan, gitme
Karanlığını çürüterek yalnızlığın
Yeni sözler büyütürüz, gitme
İyiyi de anlatırız kitaplara
Kötülüğüne ...
..
Bugün çılgıncaydı yine
senli - sensiz
Dün gibi
kafamın içinde
Hücrelerimde dolandın
Bugün çılgıncaydı yine
senli - sensiz
Düş gibi
kapının eşiği...
Ufka bakıyorum alabildiğine mavi.
Bir parça çekiyorum içime,
Denizin, göğün mavisinden.
Bir mavi sarhoşluğu içindeyim!
Sahi mavi sarhoş eder mi insanı?
Bir linç çağından geçiyoruz sevgilim
İnsanların cepleri
Her an bir recm telaşı ile taş
Kanatlarımız yok artık
Kanıyor ve kanatıyoruz
Sevdiklerimizi ...
Çıkmaz sokağım benim
Suskunluğun sağır etti içimi
Bir hiçlik, bir sensizlik zamanı bu
Gecesi gündüzü küfür gibi
Çıkmaz sokağım benim
Yangınlarının kuytu...
Düşünceler kancalanmış ruhu parçalar
Rüyalar, kan, ter, pus, ölüm soluğu
Cihan, gözümde ipi hazır bir tabure
Yorgunluğum, benden bu kadarın nemli duvarına...
Dağıt, kopararak bir çığlık:
Kendisi erişilmez olan,
Bir yüksek uçurumdan yankılanan
Öyle duyulmamış değil,
Çağlara aktarılmış, erişilmez bir yükseklik...
Bir takım kabuslar görüyorum, uyanıyorum
Bazen bu şehre ne olmuş diyorum
Sonra susup çığlıkları dinliyorum
Ne oluyor kıyamet mi kopuyor?
Bir otobüsün cam...
Koş çiftçi
Samanlık yanıyor.
Gariban çiftçi
Gönlü yanmış
Tüm mahsülleri kara
Ona bi balta vurmuşlar
Kopmuş ruhu
Pek karanlık
tek vuruşta.
Dört ana yönümde iblisler
Dört ara yönümde düş perileri var
İstediği uçuruma kök salmış iki yaşında fidanım
Büyümeliyim
Biraz daha büyümeliyim
Evim bild...
içinde çığ gibi büyüyen,
dolup taşan hisler.
dışına bir kar tanesi kadar bile çıkamaz ya
işte öylesi bir acizlik bu sevdam…
"Bugüne dair başka ne denebilir ki?" dedin
"Saçların" denebilirdi belki...
Belki 'Sevebilir miyim?' demekten kurumuş dudaklarından bahsedilebilirdi.
Tüm...
denizlerim, gözlerimden
ellerine akar ama
nehirlerim korkutur seni
yağmurların çehremi ıslatırken
dalgalarım bedenini sarar
hep derim
bedenim ağır gel...
ben bu gün evimin kapısıyla konuştum
sonra sustum
öylece durdum
çalarsınız diye bekledim
sen ya da tüm dünya halkları
bütün somut duygularımı yanıma a...
Bomboş etim kemiğim
İncindim evimin kötü günlerinde
Sorsanız renkleri dudaklarıma eksik hissettiler hepsini.
Soğuk maviydi sıcak kırmızı
Aşk... Abimde ö...
Çiçekler solar güzelliği karşısında
Gül açmaktan yorulur,
Ona benzemenin telaşı içinde.
O mu? Ah ona benzetme bulmak zor,
Kelimeler, cümlelerle dans eder...
Ebedi ruhumun aynasıdır gözlerin.
Ateşli, bir o kadar korkak.
Ruhsuz, bir o kadar aşık.
Arzulayan, bir o kadar da dostane.
Gerildikçe geriliyor boynumdaki,
Çaresizlikten yapılmış zincirler.
Her bir halka yoksunluk, eksiklikle var olmuş.
Hepsine ayrı anahtar gerek
Anahtar için...
Kılıcını çekti hayat ummadığın anda,
Son demlerini yaşadın bu dipsiz çukurda.
Ama kimsenin umrunda olmadın,
Sonuçta bir sen bir de duvar vardı yanında
Ka...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok