Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Hava bulutlu bugün
Ben ve şemsiyem yazı tura atıyoruz
Derken öfkeli bir parıltı ayırdı bizi
Çıkıyorum yine ayaklarım sürtüyor parkeyi usul usul
Gözlerim ...
huysuzdur kapıların ardında filizlenen gece
sen duvarlarınla gizlenirken
ardından gelecek yutkunuşların
ve çiğ çiğneyecek kederini gün
gibi et
parçala...
aramızda bir başka
hayat
şimdi neredeyse ellerin
ve kimse hisseden o neşeyi
bizimle değil artık
günler geçerken
birer yaşam çıkmazı zihnimde açılan ka...
sonu sonsuz bir düşüncenin
içindeki sessizlik
dışarıda belirirken
ve sararken vücudunu
sanki ağzın kuşkudan bükülmüş de
bu yüzden dönememişsin
uçurumuna
Ve yine beni korkudan görüyorum
beni titrek bir elin dokunuşunda
beni öfkede, yenilmiş tırnakta
geçmiş şimdi aynıyken
gelecek
...
Tiryaki denizcinin gözlerinde kanlı sular,
Tumturaklı güvertenin zemini ipekten yatak,
Kömürlü bir sandığın buharıyla ısınır altın leylek,
Yüzüverir şanıy...
Ben ışığım
Ben suyum
Bir orman perisiyim ben
Çocukluğumdaki hanımeliyim
Gördüklerinden fazlasıyım
Her biri artık gizlenmek istemeyen bir ben belki sen...
Öze ulaşmak
Çırılçıplak bir bedende kendine kavuşmak
Sarılmak kendine
Defalarca
Olmadığın senleri bırakabilmenin huzuruyla
Özgürlüğüne yürüdüğünü bilen...
Yine yaptım yine yaptım işte
Kaybedip üzüleceğimi bile bile
Farklı olmasını umut ederek attığım adım
Ah! Nasıl da yanlışa bastım
Deneme yanılma diyorlar ...
Öyle bir serinlikte karnına çeker
Elleri üşür tırnaklarına kadar
Yar uykusuz
Ben uykusuz
Gün geçmez
Kimse bilmeyecek geceyi çektiğimi başından
Korlanıp...
Bir çocuk var
Yalnız kalan
Hisleriyle yaşayan
Balonların neşesini bekleyen
Hediyelerin peşinden giden
Bisikletle eğlenen
Nerde şimdi
Yalnizlaşmış çocuk
Zifiri bir gecede
Hudut bilmez bir yürekle geldim kapına
Dört nala koşan rahvan atlara binipte geldim
Başımdan aşağı dökülürken gökkubbe
Boynumda binb...
Kim seni ne kadar sevebilir ki
Bilirler mi alnına dökülen saçın hacmini
Kaşınla gözün arasındaki mesafeyi
Elini bile tutamadığım halde
İşaret parmağı...
Karelerin içine sığmayan sorular
Demleniyor bir sobanın üstünde
Meseleler başa bela olmuş geziniyor.
Bir ağaç seviniyor rüzgara
Sağanak yağmur temizliy...
Bir ormanda
Bir gece
Doğurdu kadın kendini yeniden
Ateşlerin etrafinda dans etmekti gordugu
Her gozlerini kapadiginda hayal ettigi o ani yasadi
Yaşadı...
Şimdi Azizim!
Aşk mı terk etti beni?
Ben mi terk ettim aşkı?
Şimdi Azizim!
Ben mi sevdim yalnızlığı?
Yalnızlık mı sevdi beni?
Şimdi Azizim!
Yüreğimde ...
Bilinmez elbet, yarınlar
Hayal sarhoşluğuna müptela olan, yarından ne haber etsin?
Hangi insan muhtaç olmamış hülyalara?
Hangisi dönüp bakmamış, var olduğ...
İyi insan ol
Hep kağıtlara ağaç çiz
Annesini hatırlasın her sayfa
Sen benim sayfama çizilmiş bir çiçeksin
Hangi renkte açarsan aç dünyadan daha güzelsi...
Kabulleneceğim yenilgilerimi
Çiçeklerim kurudu diye onlara küsmeyeceğim
Vücudumdaki yaralara bakıp iç çekmeyeceğim
"Olması gerekiyormuş" diyip tebessüm ...
Kaldırımlar, ışıklar
Yollar, arabalar
Yağan yağmur çisem çisem
Gökyüzü biraz gergin
Ağaçlar dans ediyor
Rüzgar esintisiyle
Yıldırım sesi
Kuşları kor...
Boğuşurken hicranla
Kıstım adımlarımı
Her nefesimde bükük boynum
Sevemedim yağmurları
Semanın griliğe olan inadını
Bilinmeyen bir şey tarafından ezilir...
dudaklarının biçemiyle
bir sırra kat(l)olunuş
testerenin altın başına
güller savatladın dişlerinle
yaprakların alında
teşhir oldu kanım tenine
g...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok