Kübra Hazal Çankaya
@cachalot
amélie poulain'in minik melankolik balığı.
bilmediğim bir dağda yankılansa da,
bir kılıç bile kesemez bana gelen sesini.
ben buradayım,
göğsümde tam en sarısından vurulmuş tek papatyayla,
bir ...
bugün başkaldırıyorum, takatsizliğime, ölü bir çiçeğe.
ayak parmaklarımdan, evime kadar küflendiysem ne olmuş?
neye elimi atsam dünya bir böceğin yuvasına ...
burası var ya burası durup nereye gittiğini düşünmek için en güzel yerdir.
kenardadır, yemyeşilin arasındadır, bir mağara gibi ve bahçe gibi. hem mağara ve ...
Buraya bir ünlem çıkarıp bıraktım,
dönüp tekrar gelebilmek için, bir yerim kalsın diye.
rayların ışıltısının ve yazın dans eden gölgelerinin arasında ,
be...
her seferinde elimi göğsüme götürüp, yutkunuyorum.
bir zamanlar burada mıydım?
yerim burası mıydı benim?
benim içim miydi her şeyin yaşandığı yer -yaşar g...
yok olmayı bir türlü becerememiş insanların birbirine zamk gibi tutunmasıdır aşk.
bir şey önce beni sonra seni kemirir durur.
ve içinin git gide ezilmesi d...
bir haziran nasıl bu kadar iç eşeler durur?
sana soruyorum-
gölge her yanı alıp götüren sen değil misin?
güneşi çivi gibi ağırlaştıran da-
bir dut ağacın...
kımıldamayan ağaçlar gibi içime içime büyüdüm,
bir yüz nasıl kaybolursa kısa bir yolculuk gibi.
uzun bir iç çekişe benziyor benim de gitgide gözlerim.
zay...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok