pek bir şey kalmadı geriye
aynada solgun bir yüz
üç beş sigara izmariti,
tütünü yeşil.
bir daha giyilmeyecek üzere yemin edilmiş bi kaç kıyafet,
paça...
Soğuk, gecenin bilmem kaçı
Elimde ne zaman söndüğü bilinmez sigara
Şarap kırmızılığını yitirmiş
Kelimeler asırlarca kafamda esir
Ne dile dökülür
Ne gönü...
güz fısıldıyor sevgilim
bulutlar çıktı bak nihayet
bulutların kirpiklerinden
ağaçların saçlarından
güz fısıldıyor
toprağın yanmışlığına.
güz fısıldıyor...
Güneşin en son battığı topraklarda
Yaşım çocuktu o anlarda.
Yan yana dizilmiş beyaz evler,
Sokağımın sonundaki hanede gizliydiler.
Yaşamımın ateş böceği...
Dostoyevski kalabalık bir toplantıda yaptığı konuşma ve okuduğu şiir nedeniyle Rus Çarı tarafından hapse mahkum edilir ve Sibirya’ya sürülür. Hapis yıllarını...
Zifiri karanlık
Bir takım uğultular duyuyorum.
Kafamın içinde sanırım.
Çığlıklar yükseliyor
Toz doluyor gözlerime, kulaklarıma, ağzıma…
Zaman ve meka...
Çünkü sadece tümüyle parçalanmış olanlar tanır bütünleşme özlemini.
— Stefan Zweig
...
Topraklara bakıyorum, böceklerin küçük yollarına bakıyorum, her b...
Hiç problem değil. Gerçekten. Takılmıyorum söylediklerinize. Bir kulağımdan girip diğerinden çıkamadan küle dönüyor boş sözleriniz. Ne sandınız? Çok mu değer...
Kıyısız bir liman olmak, dokunduğun her kelebeğin kanatlarını yolmak nasıl bir duygu?
Sevmekten, o sıcaklıktan bu kadar uzak olmak, kendini aklının uçurumun...
İp yumağından sallanır ruhum
Dolanır durur, nereye gitse
Sahi, neden çözülmek bilmez?
Uzanan ellerim kesilir
Kanadığıyla kalır her an
Tükenmeye bir adım...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok