içimdeki yazma isteği tamamen kusma isteğimden ibaret. içimdeki coşku ve gümbürtüyü atabilmek için daha cesur bir yöntemim yok. on altımda başladığım kelimel...
bu yazıyı okumaya verilen çabanın temas ettiği bir nokta vardı, değer. okunduğunda yüzde alaycı bi gülümseme oluştursa da benim nezdimde gerçekti. insanın he...
(Not: Kederini unuttuğum bir zaman diliminden, çok eskiden kalan…)
Şükürler ve isyanlar ardı ardına düşmüş birbirini kovalıyor
Çığlıkların sessiz girdabı ...
Yoluma çıkıyorsun
Satmaya kalkıştığın
koca bir deste gül
Ah be çiçekçi abla
Bak gözlerime!
Bulabiliyor musun
Yaşamaya temayül
nihayeti ev olmayan her yolculuk
kaybolmaktır
bir evden başlamıyorsa da
bir evde bitme ümidiyle yürünür yol
sense anahtarlığısın yüreğin
içine sığınılı...
alttan aldım herkesi, bu yüzden altta kalan ben oldum hep
-ağır başlı bir insana dönüştüm sorunlar başıma bindikçe lebaleb
sokaktakilere sahip çıkman şart; besle, sev, barındır, iyilik yap
-o hassas tartılarda bedenini değil vicdanını tart!
bu ülkede güneşten daha fazla mesai yapıyoruz biz!
-ama kazandığımız bir yarım ayın bir deliğe düştüğü hüzme kadar!
gülü seven dikenine katlanır demişler,
sence dikenler üzerinde yaşayanların canını yakar mı o dikenler?
insanın hayrı şere çalışır,
çünkü beşer ...
hayat, siyah beyaz fotoğrafların olduğu
dönemlerde daha renkliydi. daha naif, daha hoş ve daha yaşamaya değer. keşkedevridaimleşebilseydi zaman, zaman zaman...
zifri ışıtan bir mevkide yalnızca otur
fikrini geceye armağan et, toprağa yavaşça sokul
biraz esinti biraz sessizlik biraz tütün içmeye başla
birkaç anı, ...
anadolulu bir anadan dünyaya düşüşüm,
âl ağlamış ben ölürcesine gülmüşüm.
gazeteyi, küpürünü ilk defa okumuşum, daha beşimin ortalarında dede matemi görmüş...
korkma, çünkü korkanlar korkakları yaşatır.
susma, susanlar susmayanları susatır.
ara, 'hakkınca yaşamayı' belki beklenmeyen
bir olgunun parçaları hayatı...
tanrım iyi biri olmak mı benim yegâne emelim?
oysa biraz toprak, biraz su biraz da kudretti temelim.
bugün kendimi sana bırakıyorum, ölmek veya yaşamak, se...
Artık büyüdün, çocuk değilsin.
Çocuksu duyguların yok olacak.
Duygusuzluğu iliklerine kadar hissedeceksin.
Yaş aldıkça duygularından vereceksin ilim ilim....
Bi' zamanlar küçük bi' çocuktum.
Paslı, küçük bi' bisikletle turlardım Kağıthane'yi baştan sona.
Uçurtmam olsun istemiştim hep.
Almak için yemek bile yeme...
küçükken çiçek olmayı öğrendik,
fakat;
-o çiçekleri sevip koklamak yerine kanatlarını koparmaya meylettik
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok