Ne mutlu caddelerden taşan pastel güzelliklere,
Ateş gibi bir umudu çoğaltan Güneşlere ne mutlu!
Bir alışkanlıktı yalnızlığım, ah, adını unuttu!
Bana yaln...
Beni duyun, beni görün, beni bilin isterim.
Tebessümün en güzelini aşırmışım sokaklardan
Öyle ki bir küçük gamzede buğulanmış gözlerim
En nihayetinde sizi...
"Şimdi konuşabiliriz seninle, tamamlandım. Çünkü mümkün olan tüm mertebelerde sarhoşum. Sabah saat altıdan beri bir şeyler içiyorum. Serçe parmağımı ince bel...
Gecenin perdeleri açık kalmış
Karşı pencerede hafif bir dans
ve gönlümün meydanlarında serenatlar...
Bırakın
Yalnızca bu gece için yıldızlar yerlerinde k...
Çocukluğumda otobüs duraklarında geçen zamanı saniyeleri sayarak doldururdum. Biraz babamın da katkısı vardı bu beyhude işte. “Seksen dörde kadar say, otobüs...
Başka bir hayat yok,
zaten yaşamak seninle mümkün ancak
Ellerinde cennetler bulmuş ellerim
kim bilir daha neler bulacak?
Sözcüklerin sığınmışsın ar...
Talihsiz sevdalar romancısı:
Adımı söyle!
Buğulu şişelere sığınmış bahar
Konuş,
ben gülüyor muyum?
Talihsiz sevdaların romancısı:
Kapanıyor mu gözleri...
Sen, deve dikeni yollara kardeşim Eşber dün gece,
Özgürlük denilen dinç bir inancın arkasından
Demir bir tutsaklık gibi gün be gün
Boğazında düğümlenen ba...
Benim yalnızlığım hesap tutar mı?
En çok ne zaman yalnızımdır ben?
Bir suçu yok günlerin, onları karıştırmayalım.
Yağmuru hiç sevmem belki ama
Onun da ka...
Ölüm gibi karlı bir gece;
Yani toz kalkmaz ağırlığı huzursuzluğun
Adımlıyor parmaklarında toy bir Leylandi'nin.
Halbuki yaşamaya aç bu Leylandi
Mevsimler...
Eksik insanlığım sokaklarda, kelimelerimde karşıma çıkardı, sürekli. Üstüme hiç uymadığının bilincinde olduğum bir kıyafeti sürekli giymek zorundaymışım gibi...
Düş çocukları yürüyor pejmürde evlerde,
Yaşamaya ikna ediyor beni onlar, bilmeden.
Yaşı yok, ismi yok, dizlerinde saklambaç izleri...
Yıldırım kuşakları g...
Hayatın bir anlamının olmadığının bilincindeydim. Hiçbir inanışın hoşgörülü kollarına atamadığım için kendimi, sanatın bile eninde sonunda bir gösteriş mesel...
Kardeşim benim,
Hiçbir şey yalnız ve karşılıksız değildir.
Bak işte;
Yaşamak dahi
ölmek zorunluluğunu getirir.
Bana seni ne hatırlatıyorsa unuttum,
Geriye bir tek sen kaldın.
Sokakları unuttum örneğin:
Gri önlüklerini giymiş sonbahar aralarında,
Beklemeyi bir sund...
Böyle geceler duyuyorum sevgilim; gölgelerimle deniz karışıyor.
Seni aradığım sokaklarda ölmüş bir kedi buluyorum
Ve seni soruyorum sisler içindeki bir aka...
Eden Kapıları sonsuza açılmıştı.
Su üstünde yürür gibi geçip gitti
-sanki hiç var olmamış gibi-
tüm sunakları insanoğlunun.
Bir tek güzellik vardı, bir t...
Yönümü bulamıyorum, yardım edin!
Çığ gibi bir sis sarkıyor omuzlarımdan, tutun!
Yanaklarıma yerleşmiş şimdi utancın kızıl gözleri
Unutun beni, sabah olmad...
Sen çocuk,
Yarı yolundan döndürülüp medeniyetin
İçinde büyüdün yalan ve cehaletin.
Bilirim.
Sen çocuk,
Korkunun ve yasağın göğsünde yaşadın
Halbuki bir...
'Dies Irae' değil yangını muktedir kıyametin
Öfkenin sesidir şimdi içimde çığlık çığlığa;
Bir gölgedir aklımda, aksidir yüreğimdeki yılgın nefretin
Ve ceh...
Şimdi sen; sesten ve renkten uzaktasın.
Adımların ve karanlık aynalar
rüyalarının ıssız koridorlarında.
Yine de sen; o kadar güzel ve canlısın ki
sanki d...
Edebiyat bitmişti: bir yazar
Henüz yaşamaya dair tutkusunu ekip Avusturya toprağına
Brezilya güneşi altında ölünce, Barbitürat vardı damarlarında.
İnsanlı...
Ben böylesine öfkeyle yanıp tutuşmazdım Suphi
Hayat, unutmak kadar masum ve güzel olsaydı eğer.
Sofralar; masaların üzerine serilmiş açlık kokan,
Gözlerim...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok