Faruk KAÇMAZ

"Öğrendiğim tek bir şey varsa
O da okuldan değil, ormanın tam ortasından"

("Keşke hiç dağılmasalardı"da bugün.)

Kalp kırıklıkları unutulur mu? Bazen geçmişe düşüyoruz, çıkamıyoruz. Sessiz bir balkonda oturmuş, akşam serini, sadece cırcır böceklerinin sesi... Geçmişi dü...

"Spirit painted sin
Embers neath my skin
Veiled in pale embrace
Reached and touched my face"

Yattı çıktı yapacakmış

Bir gece nezaret

Çok önemli değilmiş

Evraklar hazır olursa

Gece bile salabilirlermiş

Evdeki hesap mı çarşıya uymaz

Yoksa esnaf m...

Çıkıp gelmesini beklediğim

geniş çığlıklar atarak

çıkıp gelirse

ela gözlerinde zehir tutarak

yıkarsa duvarlarımı

etimi aralar, aşkı kurcalarsa

önünüze ...

Hiçbir güzellik kendiliğinden gelmiyor insanın ayağına. Arayacaksın. Her köşe başında “Şimdi hangi yönden devam etmeli?“ diye kararsız kalsan da yolu yarıda ...

dışarıda usulca yağan yağmuru

dinlerken

yine geldin aklıma

kucağımda uyuyakaldığın

yağmurlu gece

canlandı gözümde

seni izlemek sanattı benim için

y...

Güneş usul usul kızarmaya başlarken doğuda birbiriyle kavga eden, uğultuyla bağrışan bir karanlık başladı. Güneş alçalıp koyulaştıkça bulutların rengi koyu m...

Ne garip şey hayat. Sürekli bir şeyler öğreniyoruz. Devamlı bir düş-kalk döngüsü içindeyiz. Birbirini takip eden gülümsemeler, yalanlar, acılar, açıklamalar,...

Uzak Doğu’da bir Uygur Türkünün yakılan çadırında yaydan çıkışı öfkenin çekik gözlerinden ve masum bir kuşun kurban oluşu.

Hayal kırıklığına uğramış mazluml...

Dokun yüreğine, al avucuna. 

Bak nasıl da dökük.

Dokun yüreğine, al avucuna. 

Bak nasıl da kırık.

Derim ki: Güneşin gözyaşı ışığında, 

acısı sıcağında s...

Dört duvar arasındayım,

Tüm şehrin sesi içinde.

Bir perdem var tülden

Kitapların olduğu raf.

Rafların arasındayım,

Harflerin bağırışıyla birlikte.

Gök ...

Samimiyet kavramını sorguladım. (Siz de şu an yürürlükte olan değeri, anlamları olan kelimeleri, ifadeleri, kavramları sorgulayın; nerelere varırsınız, bir b...

"Artık orada olmayan bir şeyin ani ızdırabı, insanın elinden düşen bir kavanozun paramparça olması gibidir." der John Berger. Geçmişini geleceğine dikmeye ça...

Bu sesi tanımlayacak bir söz bulamıyorum, bir saatlik versiyonunu açıp melankoli deryasında kaybolmalık bir parça. Sanırım üç gündür aralıksız çalıyor...