Aynaya her bakışımda,
Hüzünle göz gözeyim.
Misafirlik kısa sürer,
Ve ben misafir değilim artık.
Hüzün, tuttu kolumdan.
Sokağına götürdü beni.
Sâkini ol...
Karanlık sarar perdelerini
Uyandığın siyah bir günün sabahıdır
Gözlerini açtığını sandığın bu orman
Bilinmez bu siyahlığın baharıdır
İçinde kıvılcımından...
Yaşamın ve ölümün akışına kendini bırak
Tıpkı bir lotus çiçeği gibi
Silkelen ve hizalan
Olman gereken yerde
Olman gereken hâldesin
Teslimiyet huzuru yan...
Çocukluk boyunca ağır çekimde akar hayat
Sonra bir günde o anıları hatırlamak amacıyla büyürüz
Pazarda yürürken elbiselerin yüzüne çarpması
Baharat kokus...
Bir umut tanesini bin parçaya böldüm.
Sabâh gözlerimi açtığımda yuttum.
Gün ortasında içim yandı, içtim.
Karanlık çökünce üstüme örttüm.
Ben umutla burun...
Kalbin aksak atışlarından anlarsın.
O kahredici acının boğaza doluşunu.
O ümitsiz ümidin kendini soldurmamak için cân çekişini.
Tek başına dağ olmaya çalı...
Ne çok umudun soluşuyla battı o güneş.
Ne çok umudun filizlenişiyle de doğacaktır.
Belki nefesinin bile üşüdüğü bir kış gününde,
Belki bir yaz gününün mel...
Kelimeler, açığa çıkmak için
Muhatap bekleyen acizler ordusu.
Lafızları kekremsi,
Anlamlarında papatyalar gizlenmiş.
Onlardan biri: Savaş!
Ne, kim, kime...
Rûhumda bir rutûbet...
Ne yana adım atsam dikenler karşımda.
Şu dağlar oturdu yüreğime, kalkmaz.
Sabâhın ilk ışıklarına hasretim.
Avuçlarıma tünesin güne...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok