Lethe, en az bir cam kadar kırılgan olan göğüs kafesimin ardında beslediğim en saf rüyam, 18. yüzyılın riyakar fahişesi.
Üzerinden yirmi beş yıl geçse bile...
İşte biliyorsunuz
Nice sual
Yeryüzünü inleten nice sual
Bir bir dizilen lakırdılar eşliğinde
Dilimiz keskin, cümlelerimiz de
Ama cevaplar öyle mi?
Yere...
"İstiyorum baharı, dedi. Çekildi önünden Mümtaz. Arkasını dönüp kapıya doğru ilerledi. Tekrar, daha yüksek sesle söyledi Hale, istiyorum, sevgilim... Ellerin...
Yeryüzü, sevdiğim, istiyorum. İnan tüm baharların gerekli değil beni kazanman için-, yalnız bir tanesi, bir tanesi kanıma çok bile artık.
Gerekli olmam gerek benim dedim, anlamadılar
Yer tutmuşlardı kendilerine, dostlarına, eşlerine
Beni oturtacak ufacık bir yer bulamadılar.
Ne var ki gece ...
Kibrin kıskıvrak yakaladığı nice insan tanıdım ben, acıdım, acımak olmasada haddime. Bilmekle bilgiçlik arasında gidip gidip gelenlerle tanıştım, gülümsedim ...
Hane uzun kılların vardır ya kaşınır durur, sinek ısırığı ararsın, tırnakların kirlimi mi diye bakmazsın bile, orada seni rahatsız eden bir şey durmadan ilgi...
Bugünlerde her cümlenin sonuna "sanırım" kelimesini iliştirmeye başladım, sanki her şey bir sanrıdan ibaretmiş gibi dilimden düşmeyen bir hal aldı ve bu sanı...
Mükemmel kahkahalara
süreceksin hayatını,
mükemmel vakitlere ve
çok nadir mükemmel insanlara.
Ve göreceksin ateşin içinden geçerken,
nasıl da birdenbire...
Ah şu kabuslarımı bir dizginleyebilsem
Eski huzurlu uykularıma dalabilsem
Dingin sakin bir kafayla gözlerimi açabilsem
Bir daha hiç kapatmasam
Ah barışab...
düşünürken boğazımı yakan bazı şeyler var. atlatamayacağım, geçip gider, olur biter dediğim ama geçen tek şeyin zaman olduğu gerçeğini rüyalarım kabuk bağlam...
Bir umuttur yaşamak
Gökyüzüne dokunmak gibi bazen
Ellerini açıp
Yağmuru tutmak
Damlaların arasında bazen dans etmek gibi
Bilmediğin şarkıları söylemek
...
Beni eleştirir durursun
Sanma ki sen çok büyük gurursun
Yaptıklarımı yapar
Taklit eder
Bir şeyler olursun
Sonra ben oldum oldum der
Kendini avutursun
...
Merhaba, ben Kenan. Yirmi altı yaşındayım. Mühendisim. Dikkat ettiyseniz sadece mühendisim dedim, önüne bir ek getirmedim. Neden sizce? Durun söyleyeyim; çün...
Gecenin sessizliğinde yıldızlar parlar,
Düşüncelerim uçuşur sonsuzlukla yarışır,
Ayın ışığıyla gölgeler uzar çevremde,
Ruhumun derinliklerinde sırlar gizl...
Gökyüzünde süzülen kuşlar,
Daldan dala şarkılar yayar;
Rüzgarın sallanışıyla çimenler,
Coşkuyla figan eder neşeyle.
Deryada koşuşar dalgalar,
Kumsalda i...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok