Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Aşkta Yarın Yoktur Sevgili
Aşk,
bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır.
Gelir
ve içimizdeki o çok eski b...
Gözüm kapalı düşler vizyonda
Senin izin olan her şeyin filmi
Uzat hayalini sevgilim bana
Sarsın sıcaklığın ellerimi
Şarkılarıma gizlenmiş gibisin
İçi...
Ayaklarım yerden kesilir her düşümde
Hayalimde aşık olurum her zerrene
Seni görünce
Fısıltı yetmez aşkımı haykirmaya
Ah bir görsem seni düşümde
Daima...
Aynı yolda yürüyüp aynı yöne bakamıyoruz
Benzer hikayelerimizi birbirimize okuyamıyoruz
Ödenmesi gereken borçları karşılayamıyoruz
Yaşanması gereken aşkım...
Farklı yerlerden geldiğimiz aynı yollar,
farklı olaylar ama aynı yaralar..
Aynı yere düşebilir miyiz sahiden?
Farklılıklarda kesişir mi aynılığımız?
Ayna...
21-8 mektuplarımdan yokmuş haberin
Sen uyurken çalmışlar dudaklarına
Altına rahik bir şamdan sermişler
içtiğin yokluğa yakaran sürfeden rüyana
mahalsizli...
Ay ışığından bir yumak oluşturdum. Sardım, sardım ve sardım. Geceyi öteledim daha çok vakit varken. Odamda masamın üzerine bir defter koydum. Elimle kapattım...
Ruhumla bedenimin sevişmesidir
Kendimde rastladığım içten ve dıştan ulumalar
Kaderimden ibaret yollar
Verilen hafıza ilerler geri dönemez durur
Küçük oda...
Çeşitli genç insanlarla
Her seferinde yeni bakışlarla
Dört odalı evde beni yeniden karşıla
Harabenin içi doluyor yabancılarla
İnsanların hikayesini yazar...
Gözlerimdeki deniz, senin yansımanla çırpınıyor,
Her damlası senin sevgin,
her dalga senin hasretin.
Gökyüzü bile kıskanır bu aşkın ızdırabını,
Yıldızlar...
Nasıl ki kaybeder ruh şeklini,
Nefes dediğin nasıl ki,
Kaybeder kendinden dışarıda kendini?
Nasıl ki çok kısadır rüyalar?
Bir ömürdün sen bana.
Nasıl ki...
“Çocuk Edebiyatı Nedir?” serisinin beşinci yazısında çocuk edebiyatını toplumsal cinsiyet bağlamında inceleyeceğiz. Bu konuyu “Hansel ve Gretel” masalı ile “...
Ellerimin değdiği yarına ölü, ölmesin diye kaybettim onu.
Beni benim gibi tanıyan birini, yanmasın diye yok ettim o gün.
Sayıkladım, sayıkladım; varamadım ...
Yaşarken mutluluk hissettiğim anları saymaya başladığım vakitlerdi; sana olan aşkımın kenarda kullanmayı bekleyen hep o eski, modası geçmiş ama hatırası olan...
Karanlık bir gecenin ardından
uyandığım puslu bir sabahı
arkada bıraktım.
Nazlı, utangaç bir kızın
göz süzmesindeki kızaran yüzü gibi
Güneş gülümsedi ba...
Üzerime senin yanılgılarını giyinmişim, oysa etrafımı saran, yalın bir karanlıktan başkası değil.
I just want to say
That I could never forget the way
Y...
Bir şehre geri döndüğünde duygularına da geri dönüyor insan. Gülüşüne, gözyaşına, heyecanına…
Geri dönmüşlüğümde karşılaştığım bu ahengi bir tablo gibi otu...
Ben affediyorum seni,
Yeterki Tanrı merhamet etsin sana.
Kırılmış gururum, tarifsiz öfkem,
Gitmişse eğer Tanrı'nın zoruna,
Kimsesizliğim ve belirsiz hatı...
“Çocuk Edebiyatı Nedir?” serisinin ilk üç yazısında çocuk edebiyatını daha iyi anlayabilmek adına çocuk ve çocukluk kavramına, tarihine ve çocuk sosyolojisin...
Bir çocuk neşesinde sevdim seni.
Gözlerinde parıltı,
Dudaklarında çırpınış olan...
Ve yıpranmış elleriyle sımsıkı,
Hayallerine tutunan
Bir çocuk neşesin...
nefesini tuttuğunda boğulduğunu sanmak
kaseti tekrar tekrar başa sarmak
her mahkemede hükümlüyü savunmak
eline geçmiş fırsatı başından savmak
ve yokluğu...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok