Ayça Mert

çok yalnızım, mutsuzum
göründüğüm gibi degilim aslında
karanlıklarda kaybolmuşum
...bir ışık arıyorum, bir umut arıyorum uzun zamandır
aradıkça batıyorum...

sıradan bir insanda

sıradanlığa yetecek kadar

düşünce

histeri ve delilik vardır.

iyi insanlar iyi değil

iyiyi düşünenler düşünmeyenlerdir

ve nefreti se...

Yorgunum son günlerde ya da son günlerimde. Uçsuz bucaksız bir sıkıntı var içimde. Daha önceleri bunu boşluk olarak adlandırırdım ama bu seferki öyle bir şey...

Kabulleniş,

Değersizliğin bağrında yalnızlık,

Hissizlikle bağırış,

Barışan düşüncelerin tekinsizliğinde,

Savrulan duyguların özelinde,

Sessizim bugün, ö...

Hüznüne inkâr gelinmez asfalt uykuların

Nefsinin karanlığına nefes veren

Gecenin söz gününden.

Haldır haldır kefenini diken yıldız

Doğumundan usulca çağl...

Artık emsalim

Zevkimin artıklarından

Tutumlu bir çöplükte.

Hayatın rengini

Ayrık bakışlarda

Hiç böyle sezmedim.

Bakma sen bilmezden geldiğime

Tuttuğum...

Yavrusu aç olan kurt, avlanmaya çıktığında en ulvi amaç ve erdem olan ilke, yavrusunu doyurmaktır. O esnada barış ve etik kavramları yoktur. Tek başına doğay...

Nefret toplumu!

Kötülük toplumu!

Ayrımcı toplum!

Yobaz toplumda biz kimiz?

Toplum koyun deyip vicdan rahatlatırken toplumun neresinde konumlanıyoruz? Her...

Tam olmak ya da tamamlanmak... İnsanın hem kendinde hem de toplumsal düzenekte kendiliğini bulma uğraşının anlamıdır. Peki gerçekten tam ya da tamam olacak m...

Kaplan ağladı. Planları arasında yoktu ama bir anlık mecburiyet onu ağlatmıştı. Sebebi olmayan bir mecburiyetti bu, kötü talihinin getirdiği bir şeydi. Sonra...

Yine yazma ve şarap zamanı." ile başlamaya yüz tutmuş minik bir öyküsünü okudum Eroğlu'nun. Zülal'in aşk hikayesi. Yazarların, metinlerinde başkahramanlarını...

Çocukken odanda sıkışıp kaldığını hissettiğinde bundan kurtulmak için her şeyi yapacaksın. Bak, yine içeride kim var? Tekrar saklanmak için bir sebep aramaya...

deliliğinden kaçabilir misin?

Koştum...

Nefesim kesilip, iç organlarım patlayana ve bacaklarım bedenimden ayrılana kadar koştum.

Adım atacak bir yer kalmı...

Lacivert gökyüzüne en çok yakışan parlak yıldızlar, şüphesiz evrenin en güzel manzaralarından biriydi. Öyle ki böylesine parlayan bir şeyin kayıp sönmesi bil...

Bir koltuğun üstünde alalade bir hırkayla oturuyorum. Bu saatlerin geceye bahşettiği zifiri karanlığına inat ay parlıyor camdan yüzüme süzülüyordu. Akrep üçü...

alışılmış gaileydi hep, bilingen sessizlik

beraber yürüdüğümüz kaldırımlarda dinledim adımsızlığı

üstüne alınamamayı, yadsımayı birkaç güzel sözü

eğik bak...