Özi
@sanatterapisti
"So, so you think you can tell heaven from hell, blue skies from pain"
Işık evime girmeden on dört kere saymasaydı mumları hatırlamazdım
Arka bahçende solmasaydı ay
Yokuşları sulamayı çoktan bırakırdım
Ama sen, dümdüz bir yüz...
dünya dedikleri seni susatmıştı serin bir vahaya
ellerinden gelmiyordu artık direnmek
güçten düşmüş bir hâlde ayak sürüyordun yaşamaya
neşe nedir, bilmezd...
hâlâ yaşıyor olmanın bedelini ödüyorum,
hayli azalmışım artık bu tahsilattan
eksik avuçlarımda gözyaşından bir parça...
hiç gerek kalmamış
tiksiniyorum h...
Ankara’ya, belki de şu anda hayatta olamayan Recep kardeşe ve onu çok seven Tanrı'ya.
Bir çocuk, ne kadar çocuk olamayabilir ki... Recep… Recep, bir ayakkab...
Onumuzu ofisten çağırdılar. Hepimiz birbirimizden habersiz, aynı gün işe gelmemişiz.
Herkes gergin çünkü hepimizin işe başlarken geldiği, daha sonra birçok ...
Defter olup satır satır yazılsam
Süslü kelimeler ile dizilsem
Yıpransam, parçalansam, yok olsam...
Bir hiç olsam
Sever misin o zaman?
Zülfü Livaneli’nin “Serenad” kitabını okurken hikayesiyle beni sarıp sarmalayan çok büyülü anlar yaşadım. Kitabı okuyanlar hatırlar belki; içerisinde Maximil...
Dilaver Cebeci'nin şaheseri olan "Sitare" şiirini kendimce yorumlamaya çalıştım. Siz değerli sanatsever dostlarıma da sunmak istedim. Umarım beğenirsiniz :))...
Kurağın suları gibi kesildi sesin
Merhaban olur muydu demem olmaz
Kuradın toprağıma bilmem de bilmem
Belkiydi çiçek açacak
Belkiydi su tutacaktı kirlenes...
"Hiç çiçek istemedim, tek istediğim
Yatmak, avuçlarım açık ve içim hepten kof,
Ah öyle özgür, öyle özgür oluyor ki insan, bilemezsiniz
Huzurum öyle büyük ...
Dog Day Afternoon (1975)
Filmin cesur ve doğal olması, günümüzde hâlâ iyi anılmasını sağlamış bana göre. 1975 yılında, henüz LGBTİ+ haklarının gündemde olma...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok