Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Beni bir yere götür
Mesela
Yağmurdan kapıları olsun mağaraların
Ev olmasın etrafta
Çatısı çalılardan örülmüş kamelyalar olsun
Ağaçtan kulübeler, taş...
Biz hep biraz yalnızız aslında.
Aşığız, müptelayız yalnızlığa.
Bir ayağımız yalnızlıkta.
Açılan her kapının yüzümüze vurulacağı günü bekleriz.
Sırtımızı ...
Göğe bakmak istedim ömrümce,
Otobüs gelmeden önce
Durup göğe bakmak istedim.
Karanlıklar dağılsın istedim.
Gözlerimi ışıktan kısayım istedim.
Kör olayım...
sımsıkıya örtülü bir kapı
üzerinde asma kilitler ve dökülmüş harçlar
hangi zabıta mühür vurmuş buraya
yine kimin umrunda
mümkün değil sanırdım
zor anlar...
seni sevdiğim için
özür dilemem gerek
kendimden ve her şahitten
insan evlatlarının tüm kötülükleri
senin içinde toplanmış
sen günahlarla kırgınlıkların
...
Evvel zaman içinde,
Kalbur saman dışında
Yâr yanımdan uzaktayken
Vakiterden hiçlerin ve
Yokların tam ortasında
Gök güneşe kavuşmuşken
Yaylar telle bulu...
kaç direk, kaç çarmıha?
yeri geldiğinde kaç çarmıha
oluk oluk misketler akıyor bileklerimden
bir sabah, sayacını bilmem, hava karanlık
ve türk balkonu
...
bekliyorum
ellerim kucağımda duruyor
göçmen kuşları önümden geçiyorlar
mucize
benim bu denli bekleyişim
bu denli sürükleniş
tek bir dalımın olmayışı
v...
Günlerin evveline saklanıyorum.
Sanıyorum ki çocukluğum vefalı dosttur.
Sadakatini ölçüyorum ötedeki oyunların
Düşüp kalktığım sokakları sarınıyorum.
İha...
Huzuru simgelerdi yağmur,
Ta ki kelebeği uçmaktan alıkoyana kadar.
Sessizlerin sesi olurdu rüzgâr,
Yuvasından olan kuşun çığlığına kadar.
Temize çekerdi ...
Haydi barışalım,
al üzünçlerimi
ver kırgınlıklarını.
Kim ne aldı
kim ne verdi
diye sormadan.
Kimsenin ahı
kimsede kalmadan.
Kavgayı kim başlatmıştı
...
Ellerin ellerime değdiği zaman durulurdu ruhumdaki tüm sular.
Yanakların, deniz rezenesi gibi kokar,
İçime çeke çeke öperdim.
Sudan çıkmış balık gibi çırp...
Ben küçükken bana anlatılan masallar vardı,
Beni mutlu sonlara hep onlar inandırdı.
Keşke biraz da muğlak bitseydi masallar,
Keşke muğlaklıkla biten sonla...
Seni düşündükçe deliriyorum
Ben daha senin tenine dokunamamışken
Sadece bir kez sımsıkı sarılıp kokunu içine çekmek için
İnanın bana her şeyimi verirdim.
...
sar ve çek Lilika
parmaklarımın arasında gören olduysa seni
çoktan kaybetmişiz demektir
demek ki daha kaybetmemişiz
peki ya kazandığımızı kim iddia etti
...
Şu siperde durup düşüneyim biraz!
Kimin alnından girdi ilk kurşun,
kimin şakağına çarptı o saçma?
Sahi savaş ne saçma!
Adımı koyarken babam
hayal etmiş ...
ben aşk sandım
cahildim sevilmemişliğime kandım
bir kurban seçtim aslında
avlanmaya giderken avladım
bilmediğim bir sokakta öğrendim
sana geldiğimi sand...
Kayboldum, şehirde yaşayan tüm insanlar gibi
Yaşarken ölüyor insan ne acı
Oysa Tanrı yaşamayı vadetmişti
Dağı eriten ataların oğullarını
Şimdi şehir eri...
yaşamın kirli sularında yıkandım
elimi her attığımda dökülen saç tellerim
hiç bitmeyecek gençliğimin baharındaki gözyaşlarım
mevsimleri saymayan depresyon...
Yırtık gövdesi üstünde
damıtılmış gözyaşları yapışık
kabuğunda çığlıyor hırçın serçeler kabaresi
Fideleri çıplak, tıraşlı herkesten
Yel hoyrat
Badem bıy...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok