Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Sorarlarsa sen kimsin diye?
Ne tür bir cevap vermeli insan....
Adını, soyadını, işini, memleketini söylese yeter mi beni anlatmaya
Nedir bu ben?
Ben olm...
Yaz sıcağından bunalmış
ve belki de
tutkuyla hazanı bekleyen
bir yaprak
ayrılıverdi dalından.
(dala mı içmeli şimdi
yaprağa mı)
yaprağın daldan düşüşü...
Göz yanılsamasıdır, dedi.
Gözler yanılır da, ya gönül?
Gönül düşer…
Bir yaprak gibi düşer,
düşer de savrulur saçlarından kopan esintide
(Toplama saçlar...
seçmişsem bu yalnızlığı
neden bu yakıcı kaygı?
kahretmek için mi
biz zavallı kulları
bilincim yok ve galip oldum
ufak uzaklara dalışlar
her sabah uyanm...
...Ve güz geldi Ömür Hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağ...
Yazıyorum bilmeden
Seni görmeden
Sesini duymadan
Kokunu içime çekmeden
Yazıyorum
İçimi dökeyim rahatlayayım diye
Ama olmuyor
Görmem, duymam,
Kokunu i...
Bak aynadaki şu hâline,
rezilsin Güngören.
Bıktım sürekli değişip dönüşmenden.
Kendini kendinle aldatmandan,
kendini her şeyle aldatmandan bıktım.
Git k...
Bir dize, bin anlam taşıyabilir; bir kelime, bir düşünceyi ifade edebilir. Şiir, kelimelerin ve imgelerin büyülü bir dansıdır. Bu makalede, şiirin derinlerin...
Sineklerin tanrısı,
Bahşeder mi onlara,
Elinde ki ekmekten,
Arta kalan bir kırıntıyı?
Ve bir güç manyağı,
Neyi ister sevilmekten başka?
Çığlıklar, yard...
Terlemiş bedenimle,
Dövülmüş ruhumla,
Piç gibi hissederken,
Gidiyorum.
Kırılmış gururlu bir baba gibi,
Çaresiz kalmış bir anne gibi,
Başaramamış bir aş...
Bu kırılan bir dalın türküsü.
Kimselerin hatırlamadığı , unutmak için bile hatırlamadığı bir türkü.
Acıdan beslenip büyüyen tohumların , doğaya bir nimetc...
maalesef ki sen bebek,
maalesef ki doğuverdin ananın ceninden
maalesef ki ayaklarını basabilecek,
maalesef ki ağzını açabilecek zamanen
bu âlem sana vere...
Nedir bu feveranın menşei?
Mevcudat mı yoksa namevcut olanlar mı? Mânâyı öldüren aynılık değil midir?
Bolca renklerle tenevvü etmiş âlemde.
Her sab...
Onun uçları olması gerekenden fazla derinlere uzanır. Bu konuda söyleyebileceğim tek şey, bu uçların onu olduğu kişi yaptığına inanıyor olmam. Ne diyebilirim...
Neyse, uzun bir aradan itibaren sanrılarım ve düşünsel sancılarım arttığından olsa gerek, gecenin en sevdiğim saatlerinde oturmazdım bilgisayarın karşısına. ...
İçimdeki yorgunluğun bilhassa sebebiyim.
Üryan serzenişlerimle tıpkı bir avareyim.
Kimleyim? Kimdeyim? Ben kimim?
Kendimden de öte, ben neyim?
Kendime ke...
Her gelen gitti, her doğan öldü.
Zaman kavramını unutturdu dünya insana,
O kadar zamandır yaşıyor ki.
Ölüm ona hiç uğramamış gibi.
Dünyada gitmek ister m...
Kız evinden kilometrelerce uzak olduğu için daha iyi hissetmeliydi. Işıklı sokaklar, işten çocuklarıyla ilgilenmek için hem yorgunlukla hem mutlulukla evine ...
Günün 10 saatini çalışır,
Bir saatini çalışmaya giderken harcar,
Dört saatini böyle lanet bir sistemde
Zamanımı heba ettiğim için şikayet eder,
Geri kala...
Kalabalıktan duyuldu bir ses;
Şiir, kelimelerin üzerine düşünmekten ibarettir, diye.
Buna mukabil, "Hayır" diye muhalif bir ses daha duyuldu.
Şöyle dedi, ...
Çırpındıkça çamurda
Güzelliğim harcandıkça
Boşu boşuna hayatın
Oldukça olmadıkça.
Felaketler ardına gelir
Daha da acı sevişlerim
Beklemeleri sey...
Yerimde görünen binlerce yansım
Tersten bakıyor dünya yüzlerime
Suladıkça coşar, bir çiçek yangın
Kıvılcım yağıyor göklerden üzerime
Çarpışan hayaller ge...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok