Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Benim derimin altında bir iki tümör var
Bilmezsiniz çığ gibi büyürler
Kanıma işlemiştir kimi.
Biri öksüz bir aşk hikayesi
Korkulmaya değer korkular barın...
Kendi şiirlerimi seslendiriyorum.
Küle kahve dökmüştük
Ya da
Kahveye külü
Gece pek sevişilmezdi
Art arda yakılan sigarlar
Baka baka gözleri...
Aşağı yukarı bir küçük ömür verdiler bize
Yaşamak gerek azizim
Bu kısacık ömürde
Düşünmek gerek azizim.
Bir oturup düşünmek hayata ve insana dair
Düşün...
Umudun bittiğini sananlar
Bitmedi.
Kalbinizdeki korkudan sıyrılın
Bilin ki her zaman bir çıkar yol bulunuyor.
Her zaman bahar yeniden doğuyor
Ve yeniden...
Ah o şiirin yok mu senin,
Ah şu yolların hatırı,
Ah kilometrelerce uzanan o yollar,
Ah o yollarda harcanan zamanlar,
Ah! Sen yok musun?
Bir yerlerden başlamalıydı hayat
Toprağın canlanması baharda
Göğün ışıldaması güneşi göğsünden çıkararak
Fırtınaların duruluşu
Senin yüzünü bana dönüşün....
Dokunuşlarına hep hayrandım
Dokunuşlarında bir yaşam gizli
Her defasında tohum ektiğin
Hayat ağacı büyüttüğün dokunuşlar.
Galiba geceleri rüyalarıma sızm...
Alsancak tren garında beklemekteydim. Tarihî bir gardır, elbet epey yıllar hizmet vermiş ancak emekli olmuş da gönlü kırılmasın diye birkaç sefer yazmışlar, ...
Bu sabahın serinliğinde yürüdüm uzun uzun.
Aklımın bana oyunlar oynamasına izin verdim
Dogmalarımı sorguladım sevdiğim her şeye dair
Tabularımla yüzleşti...
Ruhu olan şarkılarda bugün: The Wine We Drink!
Kesinlikle keşfedilmesi gereken bir grup. Grubun eserleri içerisinde en sevdiklerim arasında da bu şarkı v...
Merhaba arkadaşlar.🌱
İçeriğinin tamamını platformumuzda yer alan üretimlerden (şiir, öykü, deneme, resim, illüstrasyon, fotoğraf vb.) oluşturduğumuz "Seçki"...
Güne gözlerini ağır ağır açarak başladı. Sabahın ilk ışıklarıydı, bu yüzden rahatsız etmiyordu. Sessiz sedasız girdiği evden yine, sessiz sedasız çıkacaktı. ...
Hadi!
Yelken açalım sebepsiz mutsuzluklara
Adım adım, arşın arşın kasvetli sokaklara.
Hadi kadeh kaldıralım haksızlıklara
Mayhoş tatsızlıklara.
Güçsüz k...
Durmaya mecalim yok
Durup yerimde saymaya
Fark ettiğim gerçekleri anlatmalıyım insanlara
Korkularınıza saklandığınızı
Bahanelere kapıldığınızı
Gündelik ...
Bugün hiç düşünmeden aldım elime kalem kağıt.
Ne yazacağımı sorsan hiç bilmiyorum
Bazı günlerin hatırında saklı birkaç cümle belki.
Geçmişin içinden akıp ...
Ah küçücük güneş
"Hangi denizi ısıtırsın?"
Söyle bana!
Bak ellerim cebimde,
Ruhum sığmıyor ceketime
Savruluyorum rüzgarda.
Avrupa’da aydınlanmanın, öze dönüşün ve toplumun özneler olarak ayağa kalkışının bir nevi temelini oluşturan Descartes’ın “Cogito ergo sum”, yani “Düşünüyoru...
Güneş bir öpücük kondurdu uzaklarda
İki ada arasında denize.
Uzun zamandır onları böyle görmemiştim
Böyle sıcak, böyle samimi.
Fırtınalar kopmuştu bir sü...
Kayboluşlarında bir azamet vardı
Bir korkusuzluk
Sokağın karanlığına teslim oluş.
Zihnine yer etmiş bir kaç eski resim.
Yüreğinde cılız bir ateş.
Çöküp ...
Serin sabah rüzgarları çarptıkça yüzüme
Bir hüzün dolar içim
Yarım kalan her şeyi anlatan.
Oysa, çok severdim ben sonbaharı.
Yaprakların sarısı,
Yavaş ...
Eğer bir gün yabancı olursam
Sana ve hayata,
Yaşayanlara belki
Ya da yaşamayanlara,
Yabancı olursam söyle.
Boş bir odanın içinde saklanıyorsam eğer,
...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok