Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
O duvarların içinde çalıyor bir şarkı sürekli,
Sessizliği delip geçiyor ahengi.
Sevmediğini özleyenlerden geçilmiyor ortalık,
İnsanlar nefes alıyor kesikl...
Çocuklar dışarıda koştururken
Çiçekler açıyor kalbimde
Adını bir yerde görünce
Adını sayıklıyorum günlerce
Günlerce, saatlerce
Güneşsiz bir yerde, öylec...
Bu ne garip çaresizlik
Ne engin bir dehliz
Kayıp bir çocuk
Simsiyah bir boşluk
Başka yolu olmalı
İçine sığamadığımız bu yerin
Bir çıkışı olmalı
Kendim...
Bir bir düşündüm her şeyi, dolaşıyorum sokakları
Öyle aylak, öyle zırzop, öyle pespaye
Açılıyor kapıları diğer sokağın
Merdivenleri ikişer atlıyorum
Bir ...
Yaprakları dökülmüş ağaçlarda koparılmayı bekleyen portakallar gibiyim
Neye tutunur hala bu deli yüreğim
Bilmez misin tat vermez mevsimi gelmeyen meyveler...
ne kalır yaşamaktan geriye,
rüzgar mı yalnız yüzüne çarpan?
ya da günün hangi saati,
ellerinden dökülen
yıldızları toplamanın vaktidir,
kimsenin sormadı...
Kendi içinde kendine yolcu her insan,
Bir bakmışsın yalnız bri tekne,
bağlı yüreğinden gelen her söze,
Bir bakmışsın heybetli bir liman,
içinde arayış ge...
Kimdim ben
Kimsesiz bir bahçede
Beyazlar içinde
Bir kardan adam
Bilmiyorum nasıl var oldum
Gözümü açtım
Seni gördüm
Gecenin bir vakti
Ömrüm saba...
Bir çığlık koptu ve tutuşmuştulardı çoktan
Yetişemezdik onlara, ki onlar da bunun farkındaydılar
Çünkü ağızlarında sigaralar, dumanlarına duman katıyorlar
...
Gözlerim uzaklara kitlenmiş
Aklım terler yollarında sevgilim
Üstümde yırtık gelincik desenli elbisem
Ne ara kurulmuş ayaklarıma
Kanlı irin sarayları bi...
Sevgilim ben burada,
bu ayakları yerin yedi kat altına mıhlanmış sandalyede
dineliyorum.
Dineliyorum korkusuz.
Dineliyorum kuşkusuz.
Önümde manzaralar u...
en çok sen bilirsin, uzaklaşmanın ürkütücü cesaretini.
sen bilirsin, dudaklarım titrerken ellerimin çaresizliğini.
ve sen, yine sen bilirsin
dengemi boz...
Evde kalmış katibenin cam kırışları...
Akranları ile konuşan madam Valeria.
Evler, tekrar döşenen çitler.
Burası Avrupa'nın en soğukkanlı şehri.
Memurlar...
Günler geçtikçe işlevlerim dökülüyor,
Saçlarımla beraber.
Belki kendimi de dökmeliyim,
Toprak kasenin içine.
Kuruyan zihnimin çatlaklarından
Kanlarım sı...
Sevgilim,
bugün gözlerin
sözlerinin arkasına saklanmış
buğulu bir çift
küreden başka bir şey değil
Bugün sözler
yalan olmaya çok meyilli,
ağzından çık...
Yoruldum artık
yalnız yolculuklardan
Acımasızca kapanan sayfalardan
Oysa ben uçmak isterdim
Martılarla vapurlardan
Yoruldum artık
Cam kenarlarında yapı...
piyanist yalnızlığıyla yaşıyorum,
üstümde belli belirsiz kırılmışlıklar.
karanlıktan büyük suçlar mı işlemişim?
sağır edici siren, kırmızı mavi ışıklar,
...
Korkar oldum,
Soğuktan, sokaklardan.
Geceleri tahta pencerelerin darpından
Rüzgârın tahta ocakları sallamasından.
Bir göz dört engel
Hayli beni işitiyor...
Bakışları güzel sevgilim
Bir tek sana değemedim
Gördüğüm günün sabahından beri
İçim belki yangın yeri
Sözlerim kimseye ulaşmadı sevgilim
Sanki karanlık ...
Gece, ipek kumaştan gökyüzü
Mavi rüya kuşları sıcak evimden kopuşumu kutluyorlar
Şimdi uzak yerler gibiyim aynalarda
Ve bazen göçüp gidiyorum sabah yağmur...
Günyüzü göster hekim.
Yok mudur çare, on paralık
Yalnız tarih kokuyor
Çiçeklerim, güneşim.
Oda içinde odacık
Dört duvar, bir dünya
Tek katlı saray.
Sı...
Ağaçlar, sarı yapraklar gölgesinde
ayırmadığı yeni çocuklar,
Nice hadiseler...
Bir ağaç,
Kaç yıl yaşar?
Ne görür, görür de anlatamaz
Ne işitir, işitir ...
Ayağa kalk dünya ve uyan!
Zulme kurban gidiyor Doğu Türkistan
Ki yaşamak denirse buna gel yaşa
Mazlumların çığlıkları yükselirken arşa
Bir bebeğin cesedi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok