Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Çok olan her şeyden korkarım. Oysa sizin söyleyeceğiniz ne çok şey var, ne çok öneriniz. Kendinize biçip diktiğiniz hayaller kadar başkaları için de var. Ken...
Amansız bir ittifaka karşı savaşıyoruz. karşımızda yenilmezler ordusu. Zaman ve ölüm kardeşliğine karşı. Zaman sürüyor, ölüm vuruyor. Karşı koyma mücadeleler...
Zaman değişmekle memurdur. Zamanın birer kuklası olan ve onu yansıtan insansa bu memuriyetten ortaya çıkan iş gibidir. Zaman bize değişmez denilen şeylerin b...
Yazmak zorundaymış gibi oturdum bugün sarı örtülere bürünmüş masama, sırtımda bir sarı şal. Yaşamın sırrını sorgular gibi, son bakışlarımla bakıyor gibi bir ...
Bir bilseniz ne zor, susmak nedir bilmeyen düşünceleri çıkarıp atamamak. Var gücünle itelemek ancak ne kalemle ne de sözle çıkaramamak. Ah bir bilseniz! Bir ...
Körpe bir tomurcuktum ben. Avuçlarında açmayı düşleyen. Gonca kokulu hülyalarım vardı senin için. Erişip açacak, sana sırlarımı fısıldayacaktım. Anlatacaktım...
Nasıldır gece vakti kapılmak düşlere, düşündükçe ayrı bir düşlemek çocukluğunu. Zaman eskitemiyor hissettiklerini. Çocukluğum, nedeni bilinmez, hep bir gözya...
Sana bir mucize, bir delil, bir peygamber; Muhammet, İsa yahut Ali’yi gönder demeyeceğim. Aşktan uzak ama sabilere bağlı bir ruhu taşıyan bedenimi Meryem'le ...
"Sonsuz başsız bir şey biliyor musun?"
"Biz."
Aynaya baktığımda yüzümü bile görmek istemiyorum.
Gözle görülemeyecek kadar, üzerine basıldığında acıtamayac...
Bencilliğe varacak kadar kendini düşünmek de, benliğini kaybedecek kadar başkalarında kaybolmak da zarar verir insana. Bazı şeylerin ortasını bulmak gerekir ...
Kimliksiz olmayı diledim bir anlığına.
Akışına bıraktım da, ipleri gevşetemedim galiba. Kırmamak, incitmemek için uğraşırken fazlasıyla, fazlasıyla kırdım....
Süslü bir sabahın köründe ya da benim dipten çıkamayacağımı düşündüğüm bir anda beni kurtarmaya gelmiş gibi girmedin hayatıma. Öyle gelseydin benim sana imre...
Sonbahar gelmiş. Bulutlar hafiften bir rüzgar estiriyor, hafiften bir yağmur kokusu yayıyor etrafa. Ağaçlar sararmış yapraklarını kovmaya başlamıştı dalların...
Şu küçük Asya dediğimiz topraklar hiç şüphe yok ki Yunus Emre'yi, Itri'yi, Karac'oğlan'ı, Veysi'yi, Esrar Dede'yi doğuran topraklar ve yine hiç şüphe yok ki ...
yalnızlık sektörüne adım atmış olan kaç kişi okuyacaktır bu yazıyı? veyahut kimlerin hakkıdır tam anlamıyla yalnızlık? karanlık bir gecenin sessizliğine hang...
'mechul isyan' güncel olana isyan, daha çok eleştiri şiiriydi. kıtlığın, yokluğun ve noksanlığın dünyasına... bubi'sanat, bu kıtlığın tam ortasında yeşeriyor...
Sevmek, görmenin bir alışkanlığıdır diyebiliriz sanırım. Burada alışkanlık kelimesini, basite indirgenmiş bir kelime olarak düşünmek, başta Dante olmak üzere...
İmkanlar içerisinde imkansızlık denen bir hayat düşün, avucunun içerisinde fakat ne tutabiliyorsun ne de bırakabiliyorsun.
İmkanlar içerisinde imkansızlık d...
İçimde kök salan ağrının bi' adı var,
yine tuzdan tabanlarıyla ilmek ilmek
kabuk söküyor.
Yazılmış yahut yazılmamış, yaşanmış yahut yaşanmamış, ne var ne ...
Son günüm... Ellerimin titrekliği yüreğimin ürkekliğini gizleyemiyor. Elbette bu satırlar aydınlatmayacak gecemi, elbette susmayacak yüreğimdeki fırtına sesi...
İnsanları umursamayı bıraktığımız, herkesten vazgeçtiğimiz bir nokta var. Bu noktaya çok hızlı gelmiş olmanın hissizliğini yaşıyorum. Neleri kaybettiğimi düş...
Hep kaybettiklerini mi sever insan? Ya da kaybedeceklerine mi sarılır hep? Ben onu severken onun kendinde sevmediklerini bile seviyordum. O benden geçerken b...
Parça parça oldum. Başka sevgilere yama olamayacağım cinsten hem de. Bir fincan kahve, bir tane daha, bir kalem dansı derken oturdum yine kara örtülü masama....
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok