Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Öncelikle bu kitap hakkında daha önce bir inceleme yazmıştım ama bana biraz sığ göründü.
Ben karakteri asla narsist, manüplatif bulmuyorum. Dilerseniz ayrı ...
Sen aşkın ne olduğunu bilir misin adaşım, sen hiç sevdin mi?
Çoook desene! Sevgilin güzel miydi bari? Belki de seni seviyordu... Ve onu herhalde çok kucak...
Ben senin için güzel bir keman sesinden başka bir şey değilim. Nasıl ki sen de benim için tatlı bir yaz rüyasından ibaretsin… Bu sevda değil Kınalı Yapıncak....
Kendimi bütün ruhumla unutmanın uykusuna bırakmak istiyordum. Unutmam mümkün olsaydı, unutmak sürekli olsaydı, gözlerim kapansaydı da azar azar uykunun ötesi...
Gece yarısı evde birilerinin gezdiği hissiyatı ile aniden yatağımdan fırladım. Normalde evde tek olmam gerekiyordu ama felaket uyku sersemi olduğum için yatm...
"Sevgili l.
Bu gece seni var ederken çektiğim doğum sancısının hakkını vereceğini söyle bana. Sen elimden her şeyimi alırken bunun boşuna olmadığını kanıtla...
Yaşamın tekdüzeliğinden ve var olmanın dayanılmaz ağırlığından (yoksa hafifliği mi?) bunalıp intihara karar vermek, ancak başarısız olan intihar girişiminden...
Aynı amaçları olan iki zıt karakterin yazdıklarından okuyoruz bu kitabı. İki katilin perspektifinden bakıyoruz hayata. Kendi benliklerini ve amaçlarını arama...
Hiç aşk romanı okumam diyebilirim ama gerek bu romanın karakterleri bakımından gerek yazarın anlatışı bakımından okunmaya değer. Oğul Alexandre Dumas bizlere...
Öyle derin, mana dolu bir sevgi
İnsan hiç korkar mı kitabını kaybetmekten?
Ulaşılmaz olsa idi Oblomov...
Etrafta deli gibi dolanıp ağlamaya başladığım
Am...
Anlatmalıyım; uçan kuşlara, kara sevdalara ve nice ağaçlara. Gücüm terk etmeden bedenimi, anlatmalıyım olan biteni. İnce kesiklerle başlayıp kaybolan vücudum...
...
İsmini hala garipsediğim bu 'Mahalle Sakinleri Cemiyeti' üyelerinin her biriyle karşılaştığımda içimden bir İrfan daha çıkıveriyor. Ne derin bir içim va...
Hayata dair çok güzel cümleler geçiyor.
Oblomova gelince.. Ah Oblomov ah! tembelliğin kitabı..
Sizler için bir kaç alıntı cümlecik bırakıyorum. Okumak i...
Gece vakti göğe bak, durma.
Gözlerimiz buluşmasa da
Göklere bak bir tesellim olsun
Bakışların yerine,
Bakmaların...
Göğü paylaşmalıyız
Baktığım yıldızl...
Ellerimi ceplerime, parmaklarımı avuçlarıma sıkıştırmış yürüyorum. Soğuğu duyuyorum, perşembe geceleri toprağa düşen çiğ gibi, sabahın nefesini soluyorum, ay...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok