Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bakir krallıkların yollarını eskiteli çok oluyor.
Aynı hınç ve içten bir özürle fırlattığım,
Peşi sıra yaktığım bu betondan cehennemde sitemkar sigaralar.....
sen her zaman duruyorsun
yerleştirilmiş vazo gibi
köşede
saklı bir el çıkıyor
ardından
ağzın üçgen biçiminde
gözlerin kare
perdelerini kapatmışken
...
Ruhum, hayatı tutan ellerim
Sen bu kadar kara,
Bu kadar gece olamazsın
Suyun dinçliği yok üzerinde
Güneşin pırıltıları
Ve
Eski kokun
Artık sevmek renk...
Bir ıssız sahil kıyısı kasabasıdır aşkın.
Yolcusu vardır hancısı yoktur sevgilim.
Yağmurlu günlerde adını geçirmek.
Sırılsıklam kala kalmaktır orta yerde....
tahtadan adam
beni sahraya götür
mavi ruhlar
ve lambalar
tanrı kadar büyük ağaçlar
tatlı şaraplar
sakalsız oğlanlar
bir de kucağımda ölüm var
Bir bayram sabahı Süleymaniye'de,
Kanatlarında hüzün bekleşir kuşlar.
Gariplerin yaslı gönlünde özlem,
Umutla yollarda bekleşir kuşlar.
Eski tasta ihtiya...
sevdiğim...
sensiz bir ay daha geçti
gökyüzüne bakıp
seni düşündüm
mübarek ramazan bitti
ve bayram geldi
oysa sen çıkıp gelsen
asıl bayram o'dur
süs...
Ne vâkit imsâk bu kanıma tecelli edecek kadar
yanık,
târumar.
Ne tür bi hazîn ki,
Vâhdeti bir tan vâkti kadar harâp!
Eyvah!
Eyvah ki cânına can ser-i l...
Hava soğuk, odam soğuk...
Ayaklarım üşüyor.
4 yıldır gitar teli değmemiş amatör parmaklarım yabancılık çekiyor,
Perdesiz keman üstüne alışamadılar bu pürü...
Yığın bi bulantının pençe pençe sıkıştırdığı Türk Genci!
Unutma ve Affetme!
Uğradığın ve sana dayatılan her türlü şiddetin
Kor ateşle yakıp kavurduğu ocak...
Bir gecedir benim göğsüme düşen,
düştüğü yerde yangınlar çıkartan,
sen hiç daha gerçek bir nefret gördün mü?
diye soran bir çocuk, kinle kararmış gözleri
...
Etrafım karanlık örtüyle çevrili
Sensiz geçen her anım, su almış bozuk bir saat gibi
Camı buğulandı saatin, ne yelkovanı belli ne akrebi
Bilemezler içimde...
Başlat kantoyu nehir. Dolunay bizi tanısın.
Yüzünün uyardığı özgürlük
ve sen bugün en az iki kere varsın.
Hem bak loşsun üç kere, dört kere hoşsun yani: b...
Kusura bakma
Senin için atmasını istediğim kalbim
Durdu
Ruhum son sürat sana koşarken
Yolda ölü bulundu
İnsanlarda huzur arayan benliğim
Kendi hiçliğ...
Nasipsiz
Bir bebek çıngırağı
Çınlıyor körfezin üstünde
Bir martı çığırıyor
Yeni yetme bir köprünün üstünde
Bir adam asıyor kendini usulca
Yumuşa...
Gül diye güneş ve bahar
İlişir manası bir yaka rozeti gibi
Bir günü çağırır da senede bir
Kıymetin ölçülür ellerinle üst üste
Nispeti neymiş olurundan bu...
Bitirmek istemiyoruz bazen
Sonu bile belliyken tüm yenilgilerin
İyice derinleşmiş kabukları
Yaradan daha sert daha acı
Öyle bir karmaşa ki
Aklın sını...
Hayat durmayan hızlı bir koşturmaca
Sanma caiz giden her yol amaca
Harcama fırsatları havaya saça saça
Umutla bekle, çıksın desteden gereken maça
Ne e...
gün,
benim için
farklı bir gün değil.
bugün de yenildim.
bu yüzden kaçmayı denedim.
her gün ara vermeden,
durmak bilmeden
yaşamaktan yoruldum.
yoruld...
Pencerendeki sarmaşıklar gibi sarsam seni kollarıma
Cennetteki çiçekleri bir bir serpsem yollarına
Zor olsa da tahayyülü, koyuldum düşünü kurmaya
Yetmez i...
Tozak yağardı inceden Ekim sonu Kasım başı, Buz kesmezdi ortalık hemen
Karakışı haber eder giderdi.
Tozak yağardı inceden
Ekim sonu Kasım başı
Uyandırara...
Veresiye kapatmak için gezer; market, manav, kasap,
Bilir ki bu dünyada düşküne yardım pek sevap,
Tüm mahalleli görür Ahmet Bey’i alicenap,
Hayvanları da ...
Yüzüne hasretle geçen günler büyük bir ateşi büyütüyor içimde,
O ateş ki çılgın yağmurlu günlerin bir yuvası oluyor istemsizce.
Soğuk bile bir başka hisse...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok