İlerleyen bir minibüs. Ön koltukta kolları bağlı, zihni bulanık, gözü yolda ben. Binalar, araçlar, yollar, ışıklar, yayalar ve minik bir çakıl taşı. Ön camda...
Der Epiktetos…
Peki Epiktetos kimdir?
Epiktetos M.S. 50 yy.’da Hierapolis’te bir köle olarak dünyaya gelmiş; bu zorluğa rağmen hayatını felsefeye, ahlaka...
eski bir çınar ayaklanıp göğsünden
gök ile buluşursa
bu münferit söğüt dalını kirletir,
karanfilin bir bakışı.
cürmün kadar ateş bir okyanusu boğar.
kır...
Geçen gün İstanbul'a çok yağmur yağdı, yaşayan varsa biliyordur. Ben de tam o sırada eve bir şeyler almak için dışarı çıkmıştım. Ben markete gidene kadar yer...
...
Sahnede bir anda durup seyircilere bakar. Çok önemli bir şeyi hatırlamış gibi bir anda ayağa fırlar.
''Hindistan cevizi...
Evet Hindistan cevizi. Bana...
Hangi kırgınlığımdan bahsetsem bilemiyorum.
Bilirsin, çok acıtır can kırıklıkları.
Yaşananlardan çok acıtır yaşanamayanlar.
Kavuşmayışlar,
Buluşmayışlar,...
Kusurlarıyla bütündür insan
bazen ağızdan çıkan
yanlış telaffuzla
bazen de sebepsiz deli gülüşlerle atar kendini dışa
Kuşa uçmak verilmiş evvelden ahire...
gözlerinle
pencereler açılıyor çocukluğuma
karahindibalara üflüyorum gülerek
terazisi bozuk uçurtmamın peşinde
bir yaz gününü kovalıyorum telaşlı
sırtım...
Kendine geç kalmıştı.
Hayallerine, içindekilere, yaşantılarına... Geç kalmıştı, küçük kız.
Küçük olmasına bakmayın, içindeki küçük kızdan bahsediyorum. 26 ...
Nereye gidiyorsun? Güneşin battığı ve doğduğu o aynı hizadaki çizgi sana yol gösterecek. Onu takip et. Yıldızları bırak, yanıltır onlar seni. Parlaklığına al...
Sevecek nemiz kaldı?
Kırıla kırıla affedecek nemiz kaldı?
Bıkmışız, yorulmuşuz zorlamaktan
Bir başına yalnız, kaç nefesimiz kaldı?
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok