by_pippo

birer birer dökülüyor ağacımdaki yapraklar

soluyor gölgemdeki güneşin izleri

bebeklerin diliyle yaşamak denilen

elveda bile diyememek acizliğinden.

aynı ...

Neden beni seçiyorsun diğer kullarından tanrım? Sana kul olmak istemediğim için mi? Sen de haklısın. Kimse sevmez sesini çıkarmak isteyenleri. Ama senin bizd...

Kopup gelmişsin ait olduğun yerden 

Emaneten tutturmuşlar seni dünya denen kağıda 

Ne zaman yenik düşersen çekimine evrenin

İşte o zaman senin de sona ere...

Gitti. Sanırım bir daha gelmeyecek. Zaten hep birazdan kalkacak gibi koltuğun en ucuna oturur, gözü ya kapı eşiğinde ya duvar saatinde olurdu. Hep onu çağıra...

Sait Faik'in "Yazmasam çıldıracaktım." cümlesini abartılı ya da şımarıkça bulmuştum ilk duyduğumda. Yıllar geçti aradan, sahiciliğine ikna oldum. Meğer insan...

Yazmaya cüret etmemi sağlayan ve iham veren, bana göre ölümü ancak duygularından vurulması ile gerçekleşebilecek olan, cephe arkadaşım biricik Seda'ya...

Gö...

İtina ile sakladığın muhlis duygular,

Bir ikna çabası,

Sahra'da bir bedevi serzenişi,

Devrimci bir provokatör galeyanı,

Manipülasyon kurbanı muhitin vazi...

Hislerim karmakarışık. Karmakarışık ruh hâline daha önce bu kadar ait hissetmiş miydim acaba?

İçinde bulunduğun an, sanki daha önce böylesini hissetmediğine...

mürekkeplerin izlerinden giden gülistan dağları

şiirlerinden fısıldadığın onca dudakların gamları

kırdığım kağıtları da döktüm önünde

ağladığım birkaç sat...

Kendinden gitmek isteyen, kendine gitmek isteyenler için.

Yolumda düşüyor bir bir çiçekler.

Benim yolum karanlık,

Benim yolum virane.

Gelme ömrüme,

Gidersin biçare.

“nasıl’lı” başlayıp, bitenle değil de;

“nasıldı” ile ilgilenince anlıyor insan,

geçen zamana yüklenen anlamın manasız,

ve asıl nasıl geçtiğinin esaslı 

o...

Yalnızlık ölümden önce geliyor, hatta doğumdan bile önce, ana karnında. Nefes bile almamıza izin vermiyor bazen.

Düşünüp düşünüp tok karnımıza yiyoruz beyni...

Ayrılığımız henüz kavuşmadan önceydi.

Hiç terlememişti avuçlarım, 

Ellerinin sıcaklığında. 

Ağzının kenarında bir çukur, 

Her güldüğünde içine düştüğüm. ...

Altın köşklerde, 

Pamuk döşeklerde, 

Sıcak eşiklerde,

Mekânsız kaldın mı hiç?

Baraj suyunun köyümüze verilişinin haberi teneffüslerde kulaklarımıza geliyordu. Deniz görmeyen, yüzme bilmeyen çocuklar olarak bizim için bu haber heyecanlı...

Bugün bir kuş olup bulutların arasında süzülemediğim için çok üzüldüm. Hayatın olağan akışında kaybolduğumu hissediyorum. Daha bir ay öncesinde bugün için pl...

Her yeri askerlerin gözetlediği, siyasi çatışmanın olduğu bir dönemde gündelik hayatın küçük sorunları dert edilir mi? Netflix’te geçen yıl üçüncü (ve final)...