Hatırlamak,hatıraların nafakası ki öylesine ağır
Her gün bir damla gözyaşıyla ödemeye kalkıştığın
Damlaya damlaya gül olan
Antika saatlere sevdalısın
Esk...
Kuzeyi buğdaydır, ekmektir.
Güneyi zeytindir, katıktır.
Doruğu yayladır, sağlıktır.
Duruşu heybetli, özgürce..
Çayırında atlar kürneşir.
Bayırında kurtl...
Sen, deve dikeni yollara kardeşim Eşber dün gece,
Özgürlük denilen dinç bir inancın arkasından
Demir bir tutsaklık gibi gün be gün
Boğazında düğümlenen ba...
Şu deniz kadar sahici olamayacak insan,
bırak kendini içsiz sabahlara
yarınsız akşamlarda sobele kendini
İnsan kendinden başka düşmanı olmayan,
Ötekini t...
Sevgili Dostum:
Bugün gene uyandım, sabahın ilk kahvesini hazırladım ve insanlara bir şey katmayan radyo programlarını dinleyerekten bir güzel içtim. Seni e...
Silgi çöplerinin kelimelerden daha fazla rahatsız ettiği, Odak noktasının haksızlığına ilişkin kaotik bir düzleme yansıyan haklı olmanın verdiği çirkin gurur...
“Yazdıklarını yaşamaya cesaret etmek”
Önümde yaşanmamış defter yığınları duruyor bunları yazarken. Kaç satır hayaller kurgulandı ve onlardan bahsetmek bir ...
Fakat insan neler olup bittiğini üzerine zaman yükü binmeden anlamıyor.
Geride kalanın bırakılan mı yoksa kalan mı olduğunu anladığı anda başlıyor macerası ...
Çıkamadığım, çıkılamayan, çıkılmaz bir notasal makamın yedi evresinde zehrin seyri
Göz altlarında koyu mavi istinat duvarları, toprak devrik, gözyaşların de...
"Alma benden bu iyiliği, memnunum şikayetçi olmaktan."
Beni sev, bana sevdiğini bildir
Öyle bir kaldım ki gidenlerin ardında
Koyduğun çıplaklıklar, zaman ...
Hayatımla ne yapacağım bilmiyorum. Elimde sadece herkese saçtığım yalanlar var. Ne yapacağım? Bilmiyorum. Korkuyorum. Yaşamamak, yaşamaktan daha korkutucu. V...
Sağduyuma kor halinde çöktün yine körüm
yine bakıyor ışık müphem deliklerinden şüphe
bütün görüntülerde, yokluğun tozdan adıyla
hiçliği renklendiriyor ...
yeni doğmuş fırsatın güzel anası kriz,
ve göbek bağını farkındalık keser.
ebe olmadan kara görünmez kaptan!
pek tabii karayı görmek, bizi daha huzurlu kıl...
Ne bir kuşu ne bir ağacı ne bir ışığı ne de bir insanı aradı gözleri. Bu sefer bir işarete gerek duymadan yoluna devam edecekti. Kalabalık caddede yolunu bul...
Kaç gece Tanrının kucağına bıraktım seni
Sabahında yine yolumda buldum
Kendin mi geldin ben mi çağırdım
bilmiyorum
(Gecenin sabaha bağlandığı anlarda
ne...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok