Bak her şey nasıl da muhteşem bir düzen içinde. Gecenin gündüzü, sonbaharın ilkbaharı... Ne kadar ateş yakılsa da geceleri, vaktinde doğuyor güneş ve hayatı ...
Piyano gibi hissediyorum,
alçalan, yükselen tuşlar gibi duygularım.
Piyanonun üstündeki su dolu bardak gibi her dokunuşta titriyorum, titriyor endişelerim.
Doğdum bir güruhun içine
Yürüdüm,
Koştum,
Durdum.
Sonra hep koştum
Sona koştum.
Düştüm, ellerime baktım
Boştu.
Tutan yok, kanayan yerleri saran yok.
...
Issız olsa şehir
Yürüsem yollarda
Ürkek, endişeli
Bir o kadar yalnızlıktan mutlu
Kimse olmadığını bildiğimden rahat
Köşebaşından biri çıkacakmış gibi te...
Güneşin doğuşu içime bi’ ışık doğurur diye uyumadığım günler oluyor, güneşe yüzümü dönüp tenimde o bunaltmayan sıcaklığı hissetmek bana yeniden kendimi getir...
Yapraklar yüreklerimizden dökülürken
Dökülen yüreklerimizdi
Ruhum sonbahar kuşlarıyla gitti
Kış kalbime yazgılanır
Haydi diyorum, ne duruyoruz
Gözlerim ...
Ceza mıdır bilemem bana bahşedilen hayat
yoksa dönüp de etmeli mi bir teşekkür tanrıya
sıcak yatağından çıkamıyor, maalesef
düşleye düşleye elde edemediği...
when he first touched me
I felt something
I had never felt before,
different than lust
different than affection
and
even stronger than love.
and when ...
bu yenilgi bir yerden tanıdık geliyor
karnımda dengemi bozan bir ağrı
fiziksel değil
biliyorum
dördüncü cemre içime düşmüş olmalı
sakin kalmaya çalışıyo...
Bir şeyler yok
O yüzden bu eksiklik
Hep gördüğüm
Ama mümkün değil duyamadığım
Kördüğüm olunan sabaha karşı uyanıklık
Geldik, gördük, yendik
Amma d...
Hatıralar yapraklarda
Sonbaharında her şey gerçekliğin
Şarap şişelerinde mektuplar yüzüyor,
Bir kaç satır fısıldıyor.
Hatıralar eski bez parçası
Cam sil...
Sevgili Tayfur,
Hayatımda belirsizlik olarak bıraktığım ne varsa hepsini eledim senden sonra, her şeye karşı kırgınım. Burukluk var üzerimde, nasıl geçeceği...
Terk ederken olağanüstü geceyi
Kalplere korku verir acının ensest sesi
Gecenin ilahisi duyulur kuşların ağzından
Ve bir de ağlak bir çan sesi
Hatırala...
Yaşarken anlaşılmak isteyen Oğuz Atay’ın sancılarını düşünüyorum. Kelimelerin bazı anlamlara gelmediğini artık herkes biliyor. İletişimin anlaşılmak için yet...
"Yaralar vardı hayatta, ruhu cüzzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkla yiyen, kemiren yaralar."
-Sadık Hidayet
Size kendi hikayemi yazmayacağım, bir başkası...
"Omnia mors aequat." (Ölüm her şeyi eşit kılar.)
Düşünüyordu, yürüyordu; her zaman yürüdüğü sokaklarda, her zamanki şeyleri düşünerek yürüyordu. Vakit akşa...
gökten isabet eden parıltılar eşliğinde,
kimi hissettim ben baharın eşiğinde?
sanki evvelinden yaban bir kelime,
o an esir düşüverir kalemime.
yanarsa bu...
Ne vakit duvarlar üzerime gelmeye başlasa, kendimi sokağa atıyorum. Uzun süre kapalı alanda duramıyorum. Klostrofobi. Sabahtan beri evde önce sürahiyle dertl...
uzun yıllara tanıklık edecek tebessümler yerleştirmiştim yüzüme,
sular çekildiğinde etimden,
inancım kalmamıştı tepeden tırnağa.
boğazıma kadar dünyaya ba...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok