Kapı çalar, kim o, üstü başı düzgün bir dilenci.
Elinde kalem kurusu, ıslaktır sanki, etrafını çiziyor sokaktaki adımın.
Sayfalar boş, sokaklar boş, ılıman...
Eski koltuk, çocukluğumuzda topladığımız nergisler, bindiğimiz tozlu arabanın verdiği muazzam heyecan... Kurmaya çalıştığımız kuvvetli bağlar. Yıkılan evler,...
Kaybetmek; sevdiğin bir eşyayı, insanı, kendini...
Kaybetmek kavramı devreye girdiğinde nesneler anlamını yitirir. Özne de fiilin içinde erir. Artık tek öne...
Kimi yerli kimi yersiz buralarda
Kimi güçlü kimi güçsüz
Sineye çekmenin yorgunluğunda
Mücadelenin sonuna varabilmeye
Ya da varamadan lafların gelişin...
Şimdi Azizim!
Aşk mı terk etti beni?
Ben mi terk ettim aşkı?
Şimdi Azizim!
Ben mi sevdim yalnızlığı?
Yalnızlık mı sevdi beni?
Şimdi Azizim!
Yüreğimde ...
Kirpiklerinde ki yağmur buğdayı olgunlaştıran
Gözlerinin afitapı gün batımını yaratan
İki dudağının arasında söylenir acının müziği aşıkları ağlatan
Sana ...
Ruh satıyorum ruh!
Kimi beş , kimi on para!
Kim satar ruhu,
Üstelik can pazarında?
Can pazarıysa, can pazarı!
Can doğduğunda vardır da,
Ruh olmadan, ol...
I
Duygular çarmıha gerilmiş
Sözcükler ise giyotine mahkum
Sessiz harflerin canına okuyor şimdi yaşam
Yaşamak, insanın sürgünü haline dönmüş...
Yolumda yürürken
Karşıma iki köprü çıktı
Biri tahta
Biri asfalttı
Tahta yolun etrafı yeşil
Havası berraktı
Üzerinde uçan pembe kuşlar
Kenarında çay i...
Dünya hali hazırda, mutluluk veren bir yer değildi. Üzerine yeni bir dünya inşa ettik. İnşa ettiğimiz bu dünyanın, hali hazırda varlığını sürdüren dünyadan h...
Lise yıllarımda yarım bıraktığım bu kitabı okumaya bir kitap rafında sayfalarını karıştırdığımda müzesi için tek girişlik bileti olduğunu gördüğümde karar ve...
Beyoğlu Lisesindeki bu hayalet varlık, Avcılar’daki bir okulda da vardı. bazen otobüslerde görünüyordu. yer kaplıyordu yolcu koltuklarında. onun yüzünden otu...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok