Dostoyevski’nin “Aşağılık insanoğlu her şeye alışır.” cümlesinin bir türevi olarak ele alacağımız ‘yeni normal’ kavramı daha önce bilinmeyen bir durumun stan...
“Yeşil ipek gömleğinin yakası,
Büyük zamana düşer.
Her şeyin fazlası zararlıdır ya;
Fazla şiirden öldü Edip Cansever.”
Cemal Süreya
Onu içimiz...
"kaçtığım şehirlerimden
varıp barınamadığım şehrin kıyılarına
selam olsun!"
...
gitmek de gittiği yer de gidenin yükü
bi' bavula sıkıştırılmış yüzine...
Neresinden kessem yamuk bu çizgi avuçlarım kir pas, durma kara yaz beni
ben süveydayı hangi perdeme kazımışım
nazarın böyle içimi buruyor
cüceler, cüceler...
"biraz dağınık buralar, tam arınırken yakalandım kusura bakmayın.
buyrun oturun, ayakta kaldınız.
şöyle kenardan yürüyün, topuklarınız kanamasın."
...
ka...
yalın ayak ve yanılmaktan korkmadan
sorgularla yüzülmeden kalbinizin derisi
geçmek için babanızın karşısına
‘lütfen bekleyin.’
yaşamak güzel şey olmaktan...
sana doğru attığım o ilk adımda yaşlanacak yüzümde çizgiler
elimde hakikate mutabık kıdemli bir asa belirecek
sakalım ağaracak tam bin yaş daha
yollar çet...
Kaçıncı milat bu ömrü bölen ağır ağır.
Yeniden yazıyorum kullanılmış satırları.
Alsam başımı, ufka çevirsem
Geriye dönmek için çırpınışım hatırlanır.
Fel...
Semtin delikanlısı Kesik Osman, taşlı yolda göğsü dışarıda, başı da hafif göğe doğru bakacak şekilde yürüyordu. Yanından geçenler, arkasında kalanlar, pencer...
Kesik Osman, Odessalı Nikki’nin meyhanesinden çıktıktan sonra yalpalaya yalpalaya şehrin yüzlerce savaş görmüş, önünde binlerce insanın ölümüne sebep olmuş o...
Semtin tüm ileri gelenleri Atikali’nin göbeğinde, Arap Bedir’in boyaları dökülmüş kahvesinde toplanmıştı. Bu kişilerin başında Mümtaz Amca vardı. Yarımadanın...
Sol eli cebinde, gözleri yere bakar şekilde yürüyordu. Evinin olduğu sokağa geldiği zaman keskin bir dönüş yaptı. Bakkal Hayri, elinde soda şişesiyle her zam...
Her şey illegal
Sessizce sevmek
Habersizce sevilmek her gün
İllegal her şey
Saatin bir dakika ilerde olması
Bir saat erken uyanması insanın
İstediği ka...
Anlaşmalarla oturmuşlardı birileri
Ellerinde kabarık kağıtlar
ve
önünde yuvarlak bir masa
Her imza
Hatta her kağıt parçası
Birer ferman
Ellerinde üç b...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok
