Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bahar daha sıcak hissettirdiğinde
Kışın bir o kadar soğuk olduğunu gösterir
Bugün kalbim daha çok ağrıyor
Bu sana duyduğum özlemi gösterir
Kalbimde izle...
İnsan, hayatındaki yetersizliklere takılmadan nasıl yaşayabilir? Adını koyamadığı bir şeye ihtiyacı olduğunu nereye kadar gizleyebilir? Kendinden ne kadar ka...
Birçok dilde dua biliyorum
Hiçbiri zalimliğe derman değil
Yusuf'u kuyudan çıkartan ilahi güç
Hiçbiri benliğime sahip değil
Çarmıha gerilen İsa
Hiçbiri k...
Şarkının ismi hepimizin karşılaştığı ve cevabına göre göreceğimiz muamelenin değiştiği bir soru sözleri ise çok anlamlı.
Kendimi bildim bileli yollarda tü...
Sanki kirlenmemiş bir biz varız
Ahşaptan evin toz tutmuş odalarında
Bulunduğumuz yerin sokakları bomboş
Herkes uyumuş bir biz varız karanlık sokaklarda
A...
-Güneşi bekle ve dinle.
Soğukta kalmış kumruların kanadındaki sıcaklık, mendil satan küçük çocukların yüzündeki masumiyet, karşıdan karşıya geçmeye çalışan ...
Doğacak bir gün sahiden güneş.
Aydınlanacak evler.
Artık ölmeyecek o gün kadınlar.
Babalar akşam evlerine eli boş dönmeyecek.
Güneş o gün sahiden doğacak...
Mahallede komşularımızdan ikisi Suriyeli. Dört çocuk var, en büyüğü on üç yaşında. Abdülmecit.
Bugün bir tanesi nereden getirdiyse yığınla çöp getirmiş. Çö...
Şikayetçi değilim hiç zamandan
Birini beklediğinde yavaşladığından
Üzüldüğünde canını yaktığından
Onunla mutlu olduğunda kısaldığından
Acı çektiğinde bit...
yorgan mahiyetinde sarıldığım,
elemli gecenin sabahına uyandım.
münferitteki adam kadar
ışığa hasret kalmıştı suretim.
pencerenin ardına uzandı gözlerim....
Yapılan tren yolculuğunu hatırla
Ellerinin soğukluğunu,
Yüzünün beyazlığını,
Bir de ellerinden öpen dudakları.
Sen, sen ol.
Yollarına serilen sonbahar y...
yalnız iken kara gece
gölgen sana hemdem olur
yeklik boyna kumdan yele
gündüz çölde zemzem odur
gönlüne hüznü getiren
atandan olsa uzak dur
göğsünü dar...
Kararmış, her geçen dakika daha da kararmakta olan gökyüzü altında, çekirgelerin topluca çıkardığı seslerin arasından evine doğru yürüyordu. Yerde duran taşı...
Bir sokağın ortasında, bir kaldırımda
hesaba katılmayan bir hayatın ihmali
akla gelir
yaş sürgünler verir olmuş daha
henüz yirmi birinci yüzyılın ilk...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok