Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
tanrı köklerimi çok mu derine kazıdı
oysa tohumlarımı toprağa savurmamış mıydı
varoluşum benim saygıdeğer lanetim
dalsız, gövdesiz, kökten ibaret bir ağaç...
Her ne eksikse, her ne yarım kaldıysa, onları tamamlamak için buradayım. Senin yaşanmamış sevinçlerin, gizli kalmış umutların, söyleyemediklerin… Hepsi için ...
Bir dikişte bitirirdi hayatı
Yapabilmek elinde olsaydı
Hızlı koşar çabuk yorulur
Sevdikleriyle ilgili şeyleri asla unutmaz,
Fakat inadı tutunca da tut...
Nâmüsait bir yürekten bulmadım hiç ben huzur
Kim yabancı kim yalancı görmedim bir dem kusur
Ben mi saftım yoksa kurnaz fark edilmez son mudur
Korkar old...
Karanlık pencerelerin önünde kurutup
Sıcak sıcak kokan merhameti
Ellerinde ufalayıp savuran,
Kulaklarını kaybetmiş bir nefes.
Kendini çok sevebilmenin
...
başımda uğultular ahmak ıslatan vakitlerinden kalma
bu akşam, yüzlerce afilli ayak sesleri
rabbim serzenişle verdi her yerim kalabalık
başımı kaldırsam va...
Hâlâ öldürmeye duyulan o sinsi istek
İnsanı insandan uzaklaştıran,
Ve karşı çıkmak katliamlara .
Hâlâ ilk günkü gibi başabaş gidiyor.
Bir insanin bedeni...
Seni düşünmek
Bir kuşun gökyüzüne kanat çırpışı gibi
Öylesine heyecanlı, öylesine uçsuz bucaksız
Seni düşünmek
Küçük bir çocuğun şen kahkahası gibi
...
Başka bir şehrin sokaklarında
Başka insanların arasında
Hala anılarla ıslanmış kalbim,
İnsan unutamıyormuş meğer
Nerede olursa olsun
Ne kadar kaçarsa k...
aşıklara adanmıştır.
Uzun zamanların sıcağı kalkıyor yüzümden
Bir sevda topluyor rüzgar zamandan
Bir daha ölmek mümkün mü kor kışta
Issız bir aşk gibi, k...
kıyıya varamayan gemi,
nereden tanıyorum seni?
yolcun muydum bir zamanlar,
belki de dümenindeki kaptan
sen miydim yoksa ben, sanmam
onca yükle o denizd...
Kırgız'da buğdaysız Tolgonay
Toprak Ana çaresiz
Rafan attan çıkan bir patlama
Tolgonay atı çaresiz
Okuduğumda ilk uzun eylül yağmuruydu
Saat tam 6 yere ...
Şu an yeniden doğmakla ölmek arasında
İnce bir çizgiyim derinlerimde
Her şey o kadar pak ki gözümde
Ben neler yapmışım kendime ve… sen
Diye düşünürken ...
Paraşütsüz atlamaktır aşk bembeyaz bulutlara
Ötesini düşünmeden savrulmaktır yarin kollarına
Güneşe yakın uçarsa kanatlarının yanacağını bilir miydi İkarus...
Ne bu kefen yırtılıp, sökülecek bedenim yerinden,
Ne de aşınmış duygularımın bir önemi kalacak.
Ne bir duygusallık sezilecek beni ugurlayanin sesinden,
Ne...
Masamın başına geçtim
Uzun zaman olmuş
Hissedilen duygular çok tanıdık
Masamın üstü yine soluk
Kalemin ucu buruk
Başlasam mı karalamaya; kağıdı mı
yaş...
Bir can gerek beni benden çıkarmaya
Sinesi saplansın içimdeki yalnızlığa
Sanılmasın korktuğumdan tek olmaya
En çok isteğim kavuşmak
Yaşam çemberi nübüvve...
23.09.24
Bugüne kadar nasıl geldiğimi gün gün anlatmak isterken. Geçen bir senenin azizliğine uğruyorum. Artık ne günler, ne aylar kovalıyor birbirini, s...
kadıköy’ün en boktan diskosunda, hayatımın en süper gününde, içtiğim o efes pilsenin boktan tadı hala damaklarımda. ışıklar, yüksek sesler, insan silüetleri…...
tam olarak ne hissediyorum bilmiyorum.
bazen çok kızıyorum.
her şey bu denli güzel giderken, kurulan onca planın gerçek olması ihtimal olmaktan çıkmışken...
Narin(,) bir çiçektir koklayamazsın.
Ellerin kırılır, dokunamazsın.
Kederi bedeninden daha büyük,
Bozkırın bağrında bir çiçek.
O küçücük bedeni,
Topr...
Su gibi !..
Dudağının kenarından,
Köprücük kemiğine sızan,
Tuzlu, sade ve berrak
Tadımlık bir damla bana kalan.
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok