Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bir kara parçasının iki ucu,
Masalarımız ayrı ama gönüllerimiz yakında,
Gözlerimiz buluşmuyor tenhada,
Ruhumuz ise bir arada bu kalabalıkta,
Bu sıcak ya...
Ben bilmiyordum kanım ne renk akar.
Öğrendim ama şimdi
eninde sonunda nereye varacağımı,
kiminle kalacağımı.
Nereye gidersem gideyim
kendi dizimin dibi...
Kalemin bir ağırlığı, kağıdın gölgesi, ışığın örtüşerek karanlığın içerisinde kaybolduğu nesnelerin tartışılamaz ağırlığı insan siluetlerinin gözlerin seçeme...
Bu gece yağmurda
Çıkıp ıslansak şimdi
Beraber durmaksızın
Yürüsek el ele.
Tüm sevgilerimin
Açlığımın ortasında
Ortak olsan gönlüme.
Yaşayamadığım aş...
Yarın bize her defasında bir yarım sunar. Ölüm ya da yaşam mesela. Bu mezkur ikili aslında birbirini tamamlayan iki yarımdır. Belki biri diğerini yarar geçer...
Yapay kahkaha, ithal hayaller, aklına hiç gelmiyormuş gibi eskiler... sanki öyle bir süre ki her kimsenin etrafında gri gri kollar, yüzler, kahkahalar....
merhaba, saat geceye çalarken ben de bu şehrin sokaklarından çalıyorum güzel anıları. öptüğün parkta oturup bir banka peş peşe yakayacağım seni sevdiğim gece...
Bir ok gibi sapanından fırlıyor kibir.
Gerginlik arttıkça ivme kazanıyor.
Ve bazen gittiği yeri bilemez hale geliyor.
İnatla çeken mi suçlu yayı, hararetl...
Before Sunrise filminden,
Fırlamış gibiydik sevgilim.
Necip Fazıl'ın, Bir Adam Yaratmak'ta
Kendi yazdığını yaşaması gibiydi
ama
Daha farklıydı.
Biz de ...
Ankara artık gri değil karadır
Seninleyken birbirine düşman kesilen
Aklım ve kalbimi görmemen
Soluğumu solduran yaradır
Şiirin şarkıya dönüştüğü o dizede bekliyorum
Yüreğim yaprak yaprak dökülüyor
Gece tek gözünü iyice açmış
Ay ışık saçtıkça sularımı yükseltiyor
Nehirle...
Uzaklaştıkça sevgilerden
Biraz senim artık
İplerle sardıkça içimdeki
Çocuğu
Biraz senim artık
Susturdukça şarkıları
Söndürdükçe yangınları
Dönmedikçe
...
sen şehrin balkonlarından
kahrından ve çemkirişinden arınıp yürüyeceksin
işte kendini duvarlardan atarak ölen her şey
her anı ve sus çektiğin ağız duracak...
Bizim mahallede senin gülüşüne ihtilal derlerdi
Sen gülerdin ben ilk kurşunu sıkmak için
Elimde ve yüreğimde güç bulurdum
Sen gülerdin
Bütün yaralarımla ...
Hevesimin kursağı delik
Derdest edilmiş bedenim çarmıha gerilen isa misali...
Artık yıllarımda, adım anılmaz
Toprağa yararım olmayacak hayatımın boş anla...
Dalgaların dövdüğü kum tanelerinin güneşin yokluğunda uzandığı plajda oturup kitap okuyor bir halde buluyorum hiç beğenmeye düşünmeye takati kalmış bedenimi....
Yaralarımı sardım ve üzerine güller serdim.
Gördüğünde güllerimi beni yarasız sandın.
Kaldırdım baharı üzerimden, kışımı gör istedim.
Gördüğünde gülleri t...
Ocakta kaynar iken çaydanlık,
Demlenmenin başlamasını isteyen, evin sakini.
Attı, birkaç tutam karalığı,
Buharları içeri iten yumruklar ile.
O esnada;
B...
İçindeyim sandığınız bir çok şeyin dışındaydım.
İnsanı bedenden ibaret sananlar fark edemedi
Sadece beni değil, bir çok şeyi
“Ben buyum!” diyen et yığınla...
Hiç bu kadar sarılmamıştık seninle
Ayakta duramadığın zamanlar dışında
Varlığın hezeyan oldu çoğu kez
Yokluğun sıradan mı olacak yoksa?
Bedenin cengaver...
bugün seni dinliyorum
ellerim gelişken bir kenti
şarampol ediyor böylece
dişlerinden renk çalıyor
aydınlık bir mevsim
diğer yanda zorbalığa
uğruyor çiç...
Adı tarifi olmayan bir duygu,
varsın yaşayalım
hiç eksilmesin içimden
atamadım ki zaten,
mavisini gökyüzüyle kapladığın,
kahvesini sakladığın,
bana ce...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok