Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Paspal bir gün daha
Geçti
İnsanların kavgasının hemen yanı başındaydı
Ben gördüm bu paslanmış beynime
Rağmen
Duydum rüzgarın getirdiği doğanın nefretini...
Kar fırtınaları ortasında,
Cayır cayır yanar içimiz.
Ülkümüzün peşinde koşarız,
Ne olduğunu bilmeden.
Yalnızlığımıza ortak yaparız fikirlerimizi,
Kendi ...
"Sen ey kendiyle yetinen;
Artık suyumuz bulanık,
Bir güneş bile olsa sonunda
Yolumuz kırık, önümüz karanlık
Ve ağır tuğrası alnımızda
Padişah yalnızlığı...
kurumuş solmuş toprak bastı beni bağrına
inanın gitmedi kimsenin zoruna
dileklerim arzularım yeşerir tozlanınca
hiçbir sandalyeye ruhum sığmıyor
boylu bo...
Kimse bilmese de en halükarda dillenir gerçeğin yankısı
Şavkı hamedanın
Kalbin aynasında kir bu gündüzsüzlüğümün saati
Morsu yankılarda bekleyen ozanın in...
İlginçlikler döneminde yaşadığımızı düşünüyorum; oldukça hızlı geçen bir zaman dilimi ve olaylar örgüsünün içindeyiz. Çocukluğumda hissettiğim zamanın oldukç...
Günümüz itibariyle kurduğumuz ve yaşadığımız hayatlar biraz da modernleşmek uğruna kendimize ait olanı bir parça arka plana alarak yaşadığımız bu hayatlar, b...
'..ben şahsen bir kadının özgürce ve tutkuyla içgüdülerinin peşine takılmasını , genellikle alışılageldiği üzere , kocasının kollarında onu kapalı gözlerle a...
Gönlümde açmadan solan bir gülsün
Her zaman gamlıyım her zaman üzgün
Beklerim yolunu aylar boyunca
Yeter ki gel bana
Senede bir gün, senede bir gün
...
Yaz kokusu, ne mutlu kılıyor insanı,
Mutsuzluğa verilmiş iki kuruş rüşvet gibi,
Bizim gibi onurlu, melankolik kimseler,
Açıp yüreğini kabul eder mi,
Gerç...
Kul görmek ister özlemi, hissi.
Rüzgar olur sendeler derdi,
Resmi hatrında, boynu selvi.
Kedi gibi sırnaşır, yazar kendi hikayesini.
Mırıldanır efsunlu ...
Susmayı öğrendim ben...
Sustukça bildiğim cümlelerimi unutmayı unuttukça yarım kalmayı yarım kaldıkça ayaküstü yaşamı atıştırmayı öğrendim. Bazen de büyüdük...
Ne meni ne su ne toprak,
Yoğurdum kendimi katıksız ıstırapdan.
Ne kemik ne iskelet ne et,
Boyadım irinli cevherlerle ben beni.
Ne gülerek ne ağlayarak ne...
Tekrar tekrar çıkıyoruz bu dar sokakları
Sırasıyla değil üçer beşer sayarak
Yetişme telaşı içinde gölgelerin arasına
Gelip kimse dur demiyor mezarcı
Bu k...
Çok sevdiğim bir laf var, “Dünya hassas insanların cehennemidir.” diye. Efenim bu söz karşısında önümü ilikleyip saygı duruşuna geçmeyi bir borç bilirim. Bu ...
Durup izlemekten fazlasını yapmalıydım artık. Beklemek, izlemek çok fazla kaybettirmişti; bilmiyorum. Kitap sayfaları çevirdim ve çöle gölgesi uzanmış devele...
“Hiç...” boynunu kokladım. “Hiç beni böylesine hissettin mi?” Geriye adımladı, sırtı duvarla buluştu. “Daha önce, hiç böylesine nefret ettin mi kendinden? Ko...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok