Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Yirmi dördüncü yaşıma gireli aylar olmuş olmasına rağmen bu yaşın getirdiklerini ve götürdüklerini yeni yeni kabullenebiliyorum hayatımda.
Birkaç yıldır her...
Yazdım yazdım sildim, yürüdüm boş bir kağıtla
Tuttum tam ortasına iki göz çizdim sonra
Etrafına bir çift kuş bakışı
Baktım karşı bankta gülüyordu yaşlı bi...
Bu fani dünya yalanmış meğer.
Sen de fanisin insansan eğer.
İnan bu hayat kulluğa değer.
Fanidir dünya. Fanidir, fani.
Hayat kısadır, tez gelir geçer.
N...
Ses yankılandı, kapı kapandı, su odaya doldu. Yüzüm avucuma aktı, mum eridi. Kibrit söndü, baykuş öttü. Aklımdan birini darağacıma çıkarttım. Sonra sallanan ...
Bekledim. İnsanlar geldi ve geçti. Ne diye yüzüme baktılar böyle? Onlar gibi olmadığımı nereden anladılar? Bugün onlar kadar inançsız olmadığımı mı anladılar...
“Canını yakmayacağım.” Canımı yak, kalbimi kır ve kanımı dudaklarınla temizle. Büyük ve kemikli elin çenemle boynumu sıkarken duvara yasla, saçların dağınık ...
Güzel bir melodinin hiçbir sesle karışmadan kulağımıza varmasını isteriz çoğu kez. Lakin arkanıza güzel insanları alıp kulak verdiğinizde melodiye, neşeli kı...
Bekledim. Hayatım boyunca bekledim. Kalbimin soğukluğu titretirken bedenimi bekledim. Ağaç karaltısında, durakta, evde ve aklımın, hayalimin almadığı binlerc...
Niçin yürüyorum bu sonunu bildiğim yollarda? Sonunu bildiğin yollarda bulmaya çalışmak adını, hepsinden daha kolay. Hırçın korkaklığına söz dinletemeyen her ...
Aşk... Dudağının kenarında bir çukur sevgilinin. Öpmeye doyamadığın, bakmaya kıyamadığın... Aşk kalpte doğar, geçici bir heves gibidir. Kalbinden çıkıp iki d...
Uzun ve ince bir selvi... Islık çalıyor dalları arasında usul bir rüzgar. Ve bin bir parçaya ayırdığım bu kara kalple bekliyorum selvi altındaki boş mezarımı...
Canının yanacağını bile bile uzatmış insan ellerini ateşe. Kalbini ısıtmak istemiş ama elleri yanmış. Saçlarını itmiş kulağının ardına, kaba ve nasırlı eller...
Hırıltılı boğazlar arasında dolanır ve aşağılara inermiş kara yılan. Sessiz ve usulca süzülürmüş dudaklardan içeri. Göğsümü yumruklarken kalbim, yüzyıllarca ...
iyi ki doğmuşsun demek gelir içimden,
nasıl derim inan bilmiyorum.
bugün el ele olmalıydık,
gözlerim gözlerine değmeliydi...
şen kahkahalarımız yankılanm...
Sevgili dostum,
Sana bunları yine bir kuşluk soğuğunda, gök kızıl, ben biraz uykusuz, dengesiz' ve sevmelerin bitaplığını yaşadığım vaziyetteyken yazıyorum....
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok